5. Dönem 5. Başkanlar Kurulumuzu Gerçekleştirdik

Hatem DENKTAŞ Eğitim İş Sendikası Malatya Şube Başkanı

5. Dönem 5. Başkanlar Kurulumuz, 1-2 Şubat 2019 tarihlerinde, Şube ve İl Temsilcilik Başkanlarımızın katılımlarıyla Ankara’da gerçekleştirildi.

Ülkemizdeki siyasal süreç ve son dönemde yaşanan ekonomik gelişmeler ile birlikte sendikal sürecimiz, örgütlenme çalışmalarımız, eğitim-öğretim sistemine ilişkin sorunların tartışıldığı kurulda, aşağıda yer alan sonuç bildirgesi hazırlandı.

 

EĞİTİM-İŞ 5. DÖNEM 5. BAŞKANLAR KURULU SONUÇ BİLDİRGESİ

1-2 Şubat 2019 ANKARA

17 yıldır ülkemizi yöneten AKP iktidarı Cumhuriyetin çağdaş, bilimsel, modern toplum yapısına aykırı; düşünmeyen, sorgulamayan, bilimsellikten uzak, kendi siyasal iktidarını ayakta tutan biatçı ve ümmetçi bir toplum yaratma temeli oluşturmuştur.

Bu süreç aynı zamanda özgürlüklerin, demokrasinin ve temel insan haklarının yok edilmesini de hızlandırmıştır. Başta eğitim ve sağlık sisteminde yapılan özelleştirmelerle birlikte Cumhuriyetin ekonomik değerlere sahip tüm kamu kurumları siyasal iktidara yakın yerli ve yabancı şirketlere peşkeş çekilip yağmalanmıştır.

Gerici müfredat programı ile AKP’nin ‘‘model okul’’ olarak gösterdiği ve siyasal beslenme kaynağı olarak gördüğü imam hatipler ve yerleştirme sistemi bir eğitim politikası dayatması haline gelmiştir. Bu dayatma velileri ve öğrencileri istemedikleri bir okula yönlendirmiştir. Bu yetmiyormuş gibi; Milli Eğitim Bakanlığı’nın vakıf ve cemaatlerle yaptığı protokollerle kamu okullarını öğretmenlik vasıflarına sahip olmayan kişilere, dinci vakıf ve derneklere teslim etmişlerdir. Bugün imam hatip okullarında milli eğitim temel kanununa aykırı bir şekilde cinsiyet ayrımcı eğitim modeli uygulanmaktadır. Bu ayrımcı model diğer okullara da yansımış, karma eğitim tartışılır hale gelmiştir. Karma eğitime karşı yapılan bu gerici saldırı Eğitim-İş’in asla kabul etmeyeceği bir girişimdir.

Eğitim-iş; bu karanlık yapılanma sürecinde laiklik mücadelesini yükselterek, tarikat ve cemaatlerle yapılan protokollere karşı bir yandan hukuki mücadele yürütürken kuruluş ilkelerinden aldığı güç ve inançla ulusal, laik, bilimsel, kamusal, parasız ve karma eğitimi savunmaya ve mücadelesine devam edecektir.

Eğitim-iş, 12 Eylül sonrası kurulan ilk memur sendikası olmanın onur ve gururunu haklı olarak taşımaktadır. Bu gururla eğitim emekçilerinin yıkılmaz kalesi ve güven kapısı olmuştur.

Eğitim emekçilerinin büyük çoğunluğunun üyesi olduğu sendika, Uluslararası Çalışma Örgütünün sendikalar için öngördüğü vasıfları taşımayan bir yapı olarak tarihe geçmiştir. Sendikal ölçütlerden uzak bu yapı, kadrolaşmanın, göreve başlamanın bir koşulu olarak eğitim emekçilerinin karşısına dayatma olarak çıkmış, tehdit ve baskıyla örgütlenme yoluna gitmiştir. Göreve yeni başlayan öğretmenlerimizin önüne bir tehdit olarak konulan üye formları, bu arkadaşlarımızın özlük haklarının gaspına, özgürlüklerinin kısıtlanmasına neden olmuştur!

Eğitim-iş’in gerici yapılara karşı verdiği ilkeli mücadele bu yapıları rahatsız etmektedir. Örgütümüze karşı yapılan bu saldırılar karşısında Eğitim-İş dimdik ayakta olup, mücadelesini en sert şekilde verecektir.

Yıllardır artan baskıcı ve antidemokratik uygulamalar ülkemizde sendikalaşmanın azalmasına, emekçi sınıfın haklarının her geçen gün kaybolmasına neden olmuştur. Son dönemde OHAL ve KHK’lerle hak arama mücadelesinin önü kapatılmış, sendikaların mücadele gücü ve yetkileri kısıtlanmış ve gasp edilmiştir.

Kamu emekçilerinin çalışma şartlarını olumsuz etkileyen başta 3600 ek gösterge olmak üzere vergi dilimi soygunu, yardımcı personellerin sorunları, atama sistemindeki sıkıntılar, atama sıraların işletilmemesi,  mülakatlar, adaletsiz ek dersler, yönetici atamalarındaki kadrolaşma, öğretmenlik meslek kanununda iş güvencemizin yok edilmesi, ataması yapılmayan yüz binlerce öğretmenimizin sorunları, kölelik sistemini çağrıştıran ücretli öğretmenlerimizin sorunları, sözleşmeli öğretmenlerimizin özlük ve sosyal güvence kayıpları, üniversitelerimizdeki akademik personel ve idari personellerin sorunları konusunda mağduriyetler devam etmektedir. Eğitim-İş bu sorunlar karşısında eğitim emekçilerinin  haklı mücadelesini yürütecek, meslek örgütü kimliğini yaşatacaktır.

KuvayiMilliye’nin temellerinin atıldığı, Mustafa Kemal’in Anadolu’ya ayak bastığı, kurtuluş güneşinin doğduğu kent Samsun’da 100. Yıl Buluşması tüm halkımızın bu mücadeleyi taçlandıracağı bir şenlik olacaktır. Mustafa Kemal’in liderliğindeki Kurtuluş Mücadelesi, Samsun’da başlamış, bütün Anadolu’ya yayılmıştır. Bu bağlamda Mustafa Kemal’in yürüttüğü mücadele temel alınarak tarihsel süreciyle birlikte yıl boyu sürecek etkinliklerimiz planlanmıştır. Tüm halkımızı bu etkinliklere davet ediyoruz.

Örgütümüzden aldığımız güçle, Cumhuriyet değerleriyle uyumlu, yeni çağdaş arayışları ortaya koyan, eğitimin içinde bulunduğu çıkmaza çözüm önerileri getiren, yıkıma uğratılmaya çalışan laik, bilimsel ve kamusal eğitimin yıkım etkilerini ortadan kaldıracak; Atatürk İlke ve devrimleri ışığında bir eğitim modelini ortaya koyacak Devrimci Eğitim Şurasını topluyoruz.

İlki 1968 yılında TÖS’ün öncülüğünde yapılan Devrimci Eğitim Şurası, bu sefer Eğitim-İş öncülüğünde EĞİTİMDE GELECEK ana başlığıyla yapılacaktır. Bu şuraya tüm eğitim örgütlerini, sendikaları ve demokratik kitle örgütlerini şimdiden davet ediyoruz.

                                                                                                                      Hatem DENKTAŞ

                                                                                    Eğitim İş Sendikası Malatya Şube Başkanı

Bakmadan Geçme