Afgan Göçü Üzerine Açıklama

Deva Partisi olarak; göç meselesini çok boyutlu bir değerlendirme ve bütüncül bir bakış açısıyla ele alan bir partiyiz. Bu çerçevede, göç kaynaklı sorunları asgari düzeye indirecek proaktif ve dinamik politikalar geliştireceğiz. Türkiye’nin gündemi ne olursa olsun, değişmeyecek olan ve süreklilik arz eden bir gizli gündemi var: göç, göçmenler ve sığınmacılar sorunu. Göç veren bir ülke olduğu gibi hem göç alan hem de göçlerin geçiş güzergâhında bulunan bir ülkeyiz. Bugünlerde kapımıza gelen Afgan göç akımları ile bu konu bir kez daha su üstüne çıktı. 
Hepimizin bildiği klasik bir tabir vardır. İlk düğmeyi yanlış iliklerseniz ondan sonraki tüm düğmeler yanlış iliklenir. AKP iktidarı maalesef on yıl önce vuku bulan “Arap Baharı” olaylarını yanlış okumuştur. Türkiye Ortadoğu coğrafyası için demokratik ve özgürlükçü bir cumhuriyet olma noktasında bir rol model iken, Suriye’den gelen göç dalgasını iyi yönetememenin sonucu, bugün bu fırsatı kaçırmış olmanın hayal kırıklığını yaşıyoruz.
Suriye göçünde olduğu gibi Afgan göçünde de iktidar maalesef sorunu hedef ülkelerle külfet paylaşımına gidilerek yükümüzü hafifletmek yerine pazarlık politikası takip edilerek alınan maddi yardımlarla göç dalgalarının Türkiye’de durdurulması sözü verildi. Bu politika sonucu Türkiye bugün “ucuz göçmen oteli” profili çizmektedir. 
Daha geçtiğimiz hafta Darende ilçemizde bir kamyonun devrilmesi sonucu içinden 11 Afgan göçmeni çıktı. Bugün her ilimizde buna benzer hadiseler yaşanıyor. Bilhassa Ege kıyılarımızda meydana gelen dramatik kazalarda binlerce umut yolcusu göçmen hayatını kaybediyor. Ülkemizden çıkamayanlar mecburen burada yaşam kurmaya başlıyorlar. Zanaatı olan demir sanayi, deri sanayi gibi işlerde, olmayanlar kâğıt toplayıcılığı, besi çobanlığı, hamallık gibi işlerde çalışıyorlar.  Tamamının kayıt dışı istihdam edildiği bilinse de  göz yumulmaya devam ediliyor. Malatya’mızda Çarmuzu, Kiltepe, Yeşilkaynak, Taştepe gibi semtler çoğunluğu göçmenlere bırakmış bölgeler haline geldi. Bugün Malatya’da 30bin civarı Suriyeli, 17bin civarı Afgan göçmeni ikamet ediyor. 
İçişleri Bakanı bugün çıkmış Türkiye’nin dünyada göçü en iyi yöneten ülke olduğunu iddia etmektedir. Ülkemizin durumu ayan beyan ortadadır. Göçmenlerden bahsederken sayılarla ifade etmek ancak ve ancak durumun vahametini göstermek için kullanılmalıdır. Her insan bir dünya olduğu için, göçmen istatistiklerine takılı kalmak insanları sayılardan ibaret görmektir. İktidar bu tavrını derhal terk etmelidir. Sorunların kaynağı ile ilgili uluslararası kamuoyu oluşturmalıdır.
Deva Partisi olarak biz diyoruz ki göç bir insan hakkıdır. Kaçtığı insanlar onlara yaşam hakkı tanımıyorsa, ötekileştiriyorsa, işkence yapıyorsa, dışlıyorsa bu insanlara sahip çıkmak zorundayız. Ancak bu zorunluluk sadece Türk toplumunu değil, küresel ölçekte tüm toplumları bağlayan bir insanlık görevidir. Elbette tüm ülkelerin göçmen kabul etmekte bir istihab haddi var. O halde Afganistan’daki sorunun çözülmesi gerekiyor. Suriye’deki sorunun çözülmesi gerekiyor. 
Bu sorunun tek çözümü Afganistan’da da, Suriye’de de özgür ve demokratik rejimlerin kurulmasını sağlamaktır. Afganlara tüm dünya sahip çıkmalıdır, Suriyelilere tüm dünya sahip çıkmalıdır. Malatya halkına saygılarımızla arz ediyoruz.

  Nurzat Gücük 
 Deva Partisi Malatya İl Başkan Yardımcısı
 Dış İlişkiler Başkanı