Akademik Kariyer Günleri Söyleşisi Düzenlendi

Moderatörlüğünü İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Parlakpınar’ın gerçekleştirdiği Kariyer Günleri söyleşisi, İnönü Üniversitesi Turgut Özal Kongre Kültür Merkezi’nde düzenlendi. Etkinliğe konuşmacı olarak, Yeditepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bayram Yılmaz katıldı.

“Zekâ Mı, Düzenli Çalışmak Mı?” konulu söyleşiye, konuşmacı olarak Yeditepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bayram Yılmaz’ın yanı sıra, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Beytur, Fırat Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Engin Şahna, Fırat Üniversitesi Biyofizik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mete Özcan, Karadeniz Teknik Üniversitesi Fizyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Ayar, Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi İmmünoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve Türk Tabipler Birliği Genel Sekreteri Prof. Dr. Vedat Bulut katıldı.

Açılış konuşmasını yapan İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Parlakpınar, katılımları için Yeditepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bayram Yılmaz’a teşekkür ederek bir anısını şu şekilde anlattı:

“2003 veya 2004 yıllarında ben asistanlığımı henüz bitirmemişken, Bölüm Başkanımız Ahmet Acet Hoca, laboratuvarda teknik bir sorun yaşadı. Hücreleri ayırmaya çalışırken, hücre ölümü üzerine kullandığı cümle şu oldu: ‘Fırat’ta, Bayram var.’ Cümle böyle, peki kimdir bu hangi hoca derken, bizim hocanın özelliği de odur. Hocamız ipucu verir, gerisini siz tamamlarsınız. Bayram Hoca’ya bir mail attım. Kendimi tanıttım. Bayram Hoca aynı gün cevap yazdı. Gerektiği takdirde kendi laboratuvarında yardım alabileceğini, irtibatı sağlayabileceğini söyledi. Bunlar benim iç dünyamda iz bırakan önemli olaylardır.” Prof. Dr. Parlakpınar, Prof. Dr. Yılmaz’ın şu anda devam eden iki tane “TÜBİTAK 1001 Projesi” kapsamında da görev aldığını belirtti.

Prof. Dr. Bayram Yılmaz ise duygusal zekânın önemini vurgulayarak şunları söyledi:

“EQ (Emotional intelligence) olarak ifade edilen duygusal zekâ, en az IQ kadar önemli ve geliştirilmesi gereken bir zekâ türüdür. İnsanların hem kendi duygularını hem de diğer insanlarının duygularını anlayabilme kapasiteleri duygusal zekâlarını ortaya koymaktadır. Hatta duygusal zekâya sahip birisi, üstün zekâlı birisini yönetmeyi bile başarabilir.”

Konuşmasının devamında Yılmaz “Sizi, arkadaşlarınız, yaşıtlarınız ulusal ve uluslararası meslektaşlarınız arasında farklı bir konuma getirecek olan şey niteliğiniz. Nitelik üzerine çalışmamız gerekecek.” diyerek öğrencilere tavsiyelerde bulundu.

Son zamanlarda artış gösteren bilimsel dergi sayısına da değinen Yılmaz, şunları ifade etti:

“Bugün 14 binden fazla 2022 rakamları ile bilimsel dergi var. Bu kadar çok sayıdaki bilim insanı, bu kadar yayını bu dergilerde yayın yapmak, hem kariyer yapmak hem de insanlığa katkı sağlamak için çaba gösteriyor ve üretiyor. Hepimiz aslında birer bilgi tüketicisiyiz. Bir asistanın, öğretim üyesinin, profesörün yapmakta olduğu şey bilgi üretmektir.”

Söyleşi soru cevabın ardından, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Beytur’un, Prof. Dr. Hakan Parlakpınar’a ve Prof. Dr. Bayram Yılmaz’a ödül takdimi ile sona erdi.