10. Malatya Uluslararası Film Festivali, Görkemli Bir Açılışla Başladı
10. Malatya Uluslararası Film Festivali, Görkemli Bir Açılışla Başladı
Bu yıl ki teması geçtiğimiz aylarda UNESCO tarafından kültür mirasları listesine alınan Arslantepe temasıyla gerçekleştirilen 10. Malatya Uluslararası Film Festivali, 10 Aralık Cuma Günü Malatya Kongre ve Kültür Merkezinde yapılan görkemli bir açılışla başladı.
Kültür Turizm Bakanlığı ve Malatya Valiliğinin katkılarıyla, Malatya Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde, Battalgazi ve Yeşilyurt ilçe belediyelerinin destekleriyle beş gün sürecek olan ‘Malatya Uluslararası Film Festivali'nin açılışı sinema dünyasının ünlü isimlerinin ve davetlilerin katılımıyla başladı.
Sinema dünyasının ünlü isimleri ve davetliler, Malatya Kongre ve Kültür Merkezi'ndeki tören öncesinde kırmızı halıda yürüyerek, basın mensuplarına poz verdi. Beş gün sürecek olan festivalde, uzun metraj, kısa metraj ve belgesel kategorilerinde festival süresince izleyicilerle buluşacak olan filmler arasında bu yıl çocuklar ve engellilere özel film gösterimleri de yer alacak. Beş gün süresince 100'ü aşkın film sinemaseverlerle buluşacak. Beş gün sürecek olan festivali ayrıca 350'nin üzerinde yerli ve yabancı gazeteci, sanatçı, sinema eleştirmeni, köşe yazarı, yönetmen takip edecek.
Öte yandan 10. Malatya Uluslararası Film Festivalinin sunuculuğunu Pelin Akil ile Ufuk Özkan gerçekleştirdi.
Kültür ve sanat anlamında birçok etkinliği Malatyalılarla buluşturan ve uluslararası anlamda sanata ve sanatçıya desteklerini her zaman veren Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, festivalin açılış programında yaptığı konuşmasında, film festivalinin Malatya'ya, sanat camiasına ve ülkeye hayırlı olması temennisinde bulundu.
Başkan Gürkan konuşmasında, “Bu yıl ki 10'uncu uluslararası film festivalimizin teması Arslantepe. Arslantepe'yi niçin film festivaline tema olarak seçtik? Biz Malatya'yı tarif ederken, insanlık medeniyetinin başladığı, Anadolu'yu Anayurt yapan destan şehri olarak tarif ediyoruz. Böyle güzide bir şehirde biz bunları söylerken geçtiğimiz 26 Temmuz'da da Birleşmiş Milletler kültür komisyonu diye tarif ettiğimiz UNESCO'da evet dünyada ilk insanlık medeniyeti Malatya'da ve Arslantepe'de başlamıştır dedi. Yani dünya milletler camiası Arslantepe'de ve Malatya'da insanlık medeniyetinin başladığını tescil etti.
İlk devlet hayatı, ilk saray devlet oluşumu, ilk bürokrasi hayatı, ilk gümrükleme işlemleri, ilk muhasebe kayıtlarının tutulma işlemleri, ilk ibadethanelerin devlet yapısının dışına çıkarılması, taş devrinden demir devrine evrilme ve demirin silah olarak kullanılması süreci de yine Malatya'da başlamıştır. Yani bu şehir insanlık medeniyetinin başladığı şehirdir. Yine bu şehir Anadolu'yu Anayurt yapan destan şehridir. Yani Malazgirt'ten 400 yıl önce Anadolu'nun fethini Hasangaziler, Hüseyingaziler ve Battalgaziler 680'li yıllarda başlayarak 780 yılına kadar Anadolu'nun fetih sürecini başlatmışlardır. Onun içindir ki Hasangazi Sivas'ın, Melikgazi Kayseri'nin, Hüseyingazi Ankara'nın ve Battalgazi'de Eskişehir'in fethinde şehit olmuştur. Dolayısıyla bu şehir, insanlık medeniyetinin başladığı, Anadolu'yu Anayurt yapan Evliya Çelebi'nin deyimiyle de dar'ül rifat dediği seçkin insanların yaşadığı bir şehirdir. Şehrimiz hakikaten ülkemize sanat anlamında, siyaset adamı anlamında, devlet adamı anlamında, bilim adamı anlamında, ilim adamı anlamında çok büyük değerler yetiştirmiştir.
10'uncu uluslararası film festivalimizi bu yıl çok tevazulu, abartmadan ve popülizmden uzak bir şekilde yapmak istiyorduk. Bugün bakıyorum ki salonumuzun içi ve dışı hınca hınç dolu ve kalabalık. Bu Malatya insanının sinema ve sanata gösterdiği önemdir. Sinema bizim için çok önemlidir. Sinema insanların kişiliklerinin ve benliğinin oluşturulmasında, toplumun kanalize edilmesinde, milletlerin değerlerinin oluşturulmasında ve dünya insanlığına yön verilmesi anlamında güzel iletişim ve etkileşim ürünüdür. Bu anlamda sinemayı önemsiyoruz. Sinema sanatçısını da önemsiyoruz. Diyoruz ki önemli olan dünya sinemasında oynadığımız hayat filminde rollerimizin güzel olmasıdır. Biz bu yıl belgesel, uzun metraj ve kısa metraj olmak üzere üç kategoride festivalimizin ödüllerini düzenledik. Ben komiteye şu teklifi getirdim; artık bundan sonra film festivallerine bir format getirelim. Bu formatta birinci etap tematik olsun. Şehrin temasına, şehrin değerlerini, gelenek görenek ve inançlarını öne çıkaracak bir tematik filmler yapılsın dedik. İkinci aşamada ulusal anlamda o ülkenin, o milletin ve o ulusun değerlerini öne çıkaracak güzelliklerle onları güzel yerlere kanalize edecek kısa, uzun ve belgesel filmler yapılsın dedik. Üçüncü aşamada da dünya insanlığına hitap eden ve dünya insanlığını ilgilendiren filmler yapılsın dedik. Bu yıl özellikle küresel ısınma, iklim değişikliği ve kuraklık hakikaten bütün dünyayı kasıp kavuruyor. Bunlarla ilgili biz insanların üzerine düşen sorumluluklar nelerdir? Bizler her zaman kendi sınırlarımızın dışına çıktığımız için bu dengesizlikler ortaya çıkıyor. Geçtiğimiz bir televizyon programında küresel ısınma, iklim değişikliği ve kuralıkla ilgili ne düşünüyorsunuz dediklerinde onlara her yaratılan mahlûkat kendi sınırları içerisinde hareket etmesini bildiği zaman bu sıkıntıların olmayacağını ifade ettim. Bitki ve nebatat dediğimiz, hayvanlarımız kendi sınırları içerisinde duruyorlar. Biz insanlar ne hikmetse o sınırları aşıyoruz başka hayatlara, başka canlılara, başka insanlara müdahale ediyoruz. Bu müdahaleler netice itibariyle bu tür sıkıntıları beraberinde getiriyor. Önemli olan hepimizin bir hayat filmi var. Bu hayat filmini de dünya sinemasında gerçekleştiriyoruz. Önemli olan dünya sinemasında gerçekleştirdiğimiz kendi hayat filmimizin güzel roller ve güzellikler olması” sözlerine yer verdi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba'da programda bir selamlama konuşması yaparak, Malatya'nın çok sayıda ünlü sinema ve sahne sanatçısı yetiştirdiğini, bunlardan hayatını kaybedenlere rahmet dilediğini ve festivalin düzenlenmesinden dolayı emeği geçen herkese teşekkür ettiğini söyledi.
Törende, yıl içerisinde hayatını kaybeden sanatçıların fotoğrafları ekrana yansıtılırken, slayt gösterisi ilgiyle izlendi ve davetlilerden büyük alkış aldı.
Konuşmaların ardından festival kapsamında yarışacak filmlerin kategorileri ve jüri üyeleri tanıtıldı.
ÖDÜL TÖRENİ
Festivalde onur ödülleri, usta oyuncu Selma Güneri ve Turgay Tanülkü'ye verildi. Selma Güneri'ye ödülünü Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan takdim etti. Turgay Tanülkü ise ödülünü, Kerem Alışık'tan aldı.
Ödülünü Selahattin Gürkan'ın elinden alan Güneri, “Sinemaseverlerin destekleri ve alkışlarıyla buralara kadar geldik. Ödüller müthiş bir şey, onur vesilesi oluyor hep. Bunun için sinemaseverlere olan minnetimi ve teşekkürümü sunmak için buradayım. Sinema çağımızın en etkin iletişim aracı. En etkili çünkü kültürleri, duyguları buluşturuyor. Tek dil var evrensel. Onun için bende bunun bir parçası olmaktan son derece mutluyum. Malatya'da film festivali organizasyonunda emeği geçen başta sayın valimiz ve büyükşehir belediye başkanımız olmak üzere herkese teşekkür ediyorum” dedi.
Ödülünü Kerem Alışık'tan alan Tanülkü ise, “Ustamız her şeyi daha güzel söyledi. Ustalarımızdan birinin evladından ödülü almak bizlere onur verir. Biz bu yolculuğumda karımla beraberiz, çocuklarımızla. Onur ödülünü bayrağımızı sallayacak sokaktan gelen, cezaevinden gelen evlerimizdeki çocuklarımızla barışı yakalayacağımızı biliyorum. Hepimizin yolu açık olsun” ifadelerini kullandı.
Festivalde, Sinema Emek Ödülünü, Sanat Yönetmeni Sırma Bradley, Işık Şefi Metin Devrim, Türk Sinemasına Katkı Ödülü, yapımcı ve dağıtımcı Şükrü Avşar, Sinemanın Olmazsa Olmazları ödülünü, Oyuncu Emine Gülsüm Göznümer aldı.
Festival Açılış Programı, yarışmaya katılan ve finale kalan Uzun Metraj, Kısa Metraj ve Belgesel filmlerin fragmanlarının gösterimi ile devam etti. Daha sonra da Festival programının içeriği hakkında bilgiler aktarıldı.
Törenin sonunda hatıra fotoğrafı çektirildi.