Bakan Karaismailoğlu, Kocaeli'de düzenlenen Ulaştırma 2053 Körfez Lojistik Çalıştayı'na katıldı

Bakan Karaismailoğlu, Kocaeli'de düzenlenen Ulaştırma 2053 Körfez Lojistik Çalıştayı'na katıldı

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, devlet aklı, ileri görüşlülüğü ve planlı bir yaklaşımla Türkiye'yi yarınlara eksiksiz olarak hazırladıklarını belirterek, tüm adımlarda pusulanın “2053 Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı” olduğuna vurgu yaptı. Kocaeli'nin körfezdeki limanları ile ulaşım ve ticaretin nabzının attığı merkez olduğunu kaydeden Karaismailoğlu, “Bölgenin ticari ve sanayi büyümesinin gelecekte yaratacağı ithalat, ihracat ve transit yük artışına paralel olarak İzmit Körfezi'nde yer alan limanlarında bu gelişmelere uygun şekilde ve zamanında kapasite artışları, özellikle konteyner gemilerinin boyutlarında yaşanan büyümeye cevap verecek altyapıyı sağlayacağız ve bunu destekleyen geri saha oluşturan Lojistik merkez planlamalarımızı yapacağız” dedi.


Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Kocaeli'de düzenlenen Ulaştırma 2053 Körfez Lojistik Çalıştayı'na katıldı. Selden etkilenen Batı Karadeniz bölgesinden geldiklerini kaydeden Karaismailoğlu, devletin milletiyle beraber olduğunu söyledi.

LOJİSTİK SÜPER GÜÇ OLMA YOLUNDA İLERLİYORUZ

“Lojistik sektörü; günümüzde gittikçe daha da entegre hâle gelen dünya ekonomisinin ve uluslararası ticaretin temel yapı taşıdır” diyen Karaismailoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
“Küreselleşen dünyada, 1,6 milyar insanın yaşadığı, 38 trilyon dolar Gayrisafi Millî Hasıla ve 7 trilyon dolarlık ticaret hacminin olduğu bir coğrafyanın merkezinde olan Türkiye'nin önemi her geçen gün artıyor. Çünkü ülkemiz, üç kıtayı birbirine bağlayan, iki önemli deniz havzasının ortasında, çok değerli jeostratejik ve jeopolitik konuma sahip. Bu gerçekler ışığında, Türkiye'mizde dünyayla olan çok modlu ulaşım bağlantılarını sağlarken, uluslararası koridorlar oluşturarak kıtalar arasında kesintisiz ve kaliteli ulaşım altyapılarını tesis ediyoruz. Bu kapsamda ana hedefimiz olan; lojistik süper güç olma yolunda ilerliyoruz.”

TÜM ADIMLARIMIZ İÇİN PUSULAMIZ; “2053 ULAŞTIRMA VE LOJİSTİK ANA PLANIMIZ”

Tüm adımlarda pusulanın “2053 Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı” olduğuna vurgu yapan Karaismailoğlu, dünyadaki dönüşümlerin baş döndürücü hızına herkesin şahit olduğunu söyledi. Karaismailoğlu, “Gayemizse buna ayak uydurmak değil, dönüşümün önünde yer alarak geleceğe hazırlıklı olmaktır. Bu bilinçle yalnızca bugünü değil, tam 30 yıl sonrasının Türkiye'sini, çocuklarımızın refah ve aydınlık ülkesinin altyapısını planlamak için çalışmalarımıza şimdiden başladık. Bu planlarımızda, Körfez'imizin anahtarı, ülkemizin değeri Kocaeli'mizin sunduğu katkıyı çok önemsiyoruz. Her geçen gün büyüyen ve gelişen ticaret ağıyla Kocaeli, farkını ortaya koymaya devam ediyor. Bu yılın Mayıs ayında ülkemizdeki en fazla yük elleçlemenin gerçekleştirildiği Kocaeli Limanı'mızda, Ocak-Mayıs 2022 döneminde elleçlenen konteyner miktarında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3,5 artış kaydedilmesinden dolayı emeği geçen herkesi kutlamak istiyorum” diye konuştu.

KOCAELİ, ULAŞIM VE TİCARETİN NABZININ ATTIĞI MERKEZDİR

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Karaismailoğlu, demiryolu ve karayollarının birleştiği, limanlarıyla deniz ticaretinin etkin olduğu Kocaeli'nin, Osmangazi Köprüsü, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Kuzey Marmara Otoyolu ve İstanbul-İzmir Otoyolu, demiryolu bağlantıları, körfezdeki limanları ile ulaşım ve ticaretin nabzının attığı merkez olduğunu dile getirdi. İmalat sanayi bakımından Türkiye'nin en önde gelen illeri arasındaki Kocaeli'de düzenlenen çalıştayın, değerli sonuçlarıyla kıymetli bir veri sağlayacağını ve planlamalara yol göstereceğini aktaran Karaismailoğlu, “Çalıştayımızda; ulaşım yatırımları, lojistik merkezlerimiz, ulaşım modlarının entegrasyonu, lojistik maliyetlerin düşürülmesi, çevreci enerji kullanımı ve emisyonun düşürülmesi gibi çok kritik konular masaya yatırılacak. Ulaşım ve Altyapı politikamızın en önemli odağı lojistiğin; ülkemizin, yatırım, istihdam, üretim ve ihracatına etkilerini hep birlikte ele alacağız” dedi.

TİCARETİN VE EKONOMİNİN CAN DAMARI LOJİSTİK SEKTÖRÜDÜR

Dünyanın eski dünya olmadığının altını çizen Karaismailoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu;
“Her gün birbirine daha da yakınlaşan, ilişkileri, bağları kuvvetlenen bir dünya var artık. Bugün, ülkeler arası bağlantısallık kavramı en önemli hususlardan biri haline gelmiştir. Buna göre; bizde dünyayı Türkiye'ye bağlama gibi iddialı hedefimize emin adımlarda ilerliyoruz. Ayrıca; yakınlaşan ve bağlantıları kuvvetlenen ‘küresel bir köye' dönüşmüş dünyamızın ticaretinin ve ekonomisinin can damarı da lojistik sektörüdür. Uluslararası pazarlarda rekabetin artması, müşteri memnuniyetinin öneminin anlaşılmasıyla birlikte ülkemizde de hızla dönüşen ve büyüyen lojistik sektörü bu dinamizmine yakışır bir ilgiyi hak ediyor. Artık, rekabette öne çıkanlar; ürünlerini daha hızlı, güvenli ve ekonomik bir şekilde pazarlara ulaştıran firmalar ve ülkelerdir. Bunun farkında olarak, 2003'ten bu yana yaptığımız ulaştırma ve haberleşme yatırımlarımız sayesinde ülkemiz, pandemi ve krizlere rağmen, üretim ve ihracatta rakiplerine fark atmayı başardı. Devlet aklıyla ürettiğimiz doğru projeler ile Dünya Bankası'nın ‘Lojistik Performans Endeksinde (LPI) 2023 yılında ilk 25; 2053'e kadar da ilk 10 ülke arasında yer alma hedefiyle daha çok çalışacağız.”

ULAŞIMA TALEP 2 KATINA ÇIKACAK

“Ulaşım ve iletişimde, bugünleri imar ederken, yarınları da planlıyoruz” diyen Karaismailoğlu, bugün, dünya nüfusunun yüzde 50'sinin kentsel alanlarda yaşadığını söyledi. 2050 yılında bu oranın yüzde 70'e varacağına vurgu yapan Karaismailoğlu, bunun sonucu olarak, dünya ekonomisinin yüzde 90'ndan fazlasının da kentsel alanlarda üretileceğini belirtti. 2020-2050 yılları arasında ulaşıma yönelik talebin; yolcu sayısı-kilometre cinsinden 2 katına çıkmasının öngörüldüğünü dile getiren Ulaştırma Bakanı Karaismailoğlu, ayrıca, 2020 yılında 12 milyar ton olan dünya ticaret hacminin 2030 yılında 25 milyar tona, 2050 yılında 95 milyar tona ve 2100 yılında ise 150 milyar tona çıkacağının tahmin edildiğini aktardı.

SON 20 YILDIR YAPTIKLARIMIZ BUNDAN SONRA YAPACAKLARIMIZIN EN BÜYÜK KANITI

Tüm çalışma ve hedeflerin bu öngörüler ışığında yenilendiğinin altını çizen Karaismailoğlu, “Ulaşım ve haberleşme alanlarında yürüttüğümüz yeni süreç; bütünsel kalkınma odaklı, etkin ve dünyayı ülkemize entegre etmeyi hedefleyen iddialı bir süreçtir. Biz de ulaştırma ve lojistikte, bu iddiamıza yakışır biçimde; küresel ölçekte öncü, bölgesinde lider bir ülke olmak için yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Birileri her zamanki gibi sadece konuşmayı sürdürürken, biz hizmet üretmeye, milletimizle kol kola geleceğin Türkiye'sini inşa etmeye devam edeceğiz. Daha nice hizmetler ve çağın ruhuna uygun altyapı çalışmaları ile ülkemizi, dünyanın gelişmiş ülkeleri arasında layık olduğu konuma getireceğiz. Son 20 yılda yaptıklarımız, hedefimize her geçen gün yaklaştığımızın, bundan sonra da yapacaklarımızın en büyük kanıtıdır” şeklinde konuştu.

HİÇBİR KORİDORUN ORTA KORİDOR İLE REKABET EDEMEDİĞİ ORTADA

Doğu-Batı uluslararası tarihi İpek Yolu'nun Orta Koridoru'nda yer alan Türkiye'nin, Çin'den Londra'ya uzanan bir hattın merkezinde olduğuna dikkati çeken Karaismailoğlu, “2002 yılından bu yana, ülkemizin ulaştırma ve altyapısına gerçekleştirdiğimiz tam 183 milyar dolarlık yatırım ile bu konumumuzun fırsatlarını ortaya çıkardık. 2053 yılına kadar 198 milyar dolarlık yatırım daha planlıyoruz. 2053 vizyonumuz doğrultusunda ülkemizin Asya ile Avrupa arasında bugün 700 milyar doları aşan ticaretten alacağımız payı artıracağız. Uluslararası ulaşım koridorları ele alındığında; Orta Koridor hattı, mesafe ve süre açısından diğer ulaşım koridorlarına göre çok güçlü bir alternatiftir. Çin'den Avrupa'ya doğru yola çıkan bir yük; Orta Koridoru ve Türkiye'yi tercih etmesi hâlinde; 7 bin kilometrelik mesafeyi 12 günde kat edebiliyor. Aynı yük, Rusya Kuzey Ticaret Yolu'nu tercih ederse; 10 bin kilometrelik yolu en az 20 günde geçebiliyor. Güney Koridor'da seyahat ettiğinde ise gemi ile Süveyş Kanalı üzerinden 20 bin kilometrelik yolu ancak 45-60 günde aşabiliyor. Ayrıca güney koridordaki Süveyş Kanalı'nı tıkayan Ever Given Gemi vakası uzun süre hafızalardan çıkmayacaktır. Kuzey koridorda malum savaş ve yol güvenliği riski devam ediyor. Her hâl ve şartta, hiçbir koridorun, merkezi konumunda olduğumuz Orta Koridor ile rekabet edemediği ortada. Bizim de niyetimiz belli. Bu potansiyeli milletimizin faydası için sonuna kadar ve en iyi şekilde değerlendireceğiz” ifadelerini kullandı.

TÜM ULAŞIM MODLARINDA MULTİ-MODEL BİR SİSTEM KURUYORUZ

İçeride Türkiye'nin menfaatine olan her adımı ivedilikle atıldığını, bunu dışarıda da yapmaktan çekinmediklerini belirten Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, konuşmasına şöyle devam etti;
“Uluslararası taşımacılık yapan şoförlerimizin karşılaştığı sorunları biliyoruz. Özellikle Azerbaycan – Kazakistan hattında oluşan sıkıntıları gidermek için önemli bir aşama kat ettik. Bakü'de düzenlenen, Türkiye-Azerbaycan-Kazakistan Dışişleri ve Ulaştırma Bakanları zirvesinde Türkiye'nin önerisi ile Ortak Çalışma Grubu oluşturduk. Asya-Avrupa ile birlikte Karadeniz Havzası'nda üretilen artı değerin Akdeniz ve dünyaya ulaşmasında köprü ülke konumundayız. Bu konumumuz gereği, lojistikte bölgesel bir üs olacağız. Türkiye'nin 2053 yılındaki 1 trilyon dolar ihracat hedefini yakalayabilmesi için lojistik altyapısının tamamlanması ve küresel ticarette kendi bölgesinde lojistik üs olması gerekiyor. Bizler, ticaretin can damarı olan kara, hava, demir ve denizyollarını yaparken, tüm ulaşım modlarında multi-model bir sistem kuruyoruz. Türkiye'yi bölgesinin lojistik üssü olması için toplam 13,6 milyon ton kapasiteli 13 ayrı lojistik merkezini işletmeye açtık. Bu merkezlere ek olarak; Sivas-İzmir Kemalpaşa ve Rize İyidere lojistik merkezlerimizin yapımı hızla devam ediyor. Kayseri Boğazköprü, Tekirdağ (Çerkezköy) lojistik merkezlerimiz ihale aşamasında. Bilecik Lojistik merkezinin II. Etap çalışmaları tamamlandı. Mardin, Şırnak (Habur), İstanbul (Avrupa Yakası), İzmir (Çandarlı), Zonguldak (Filyos) lojistik merkezlerimiz de etüt proje ve planlamaları devam ediyor. Bu çalışmalarımız sonucunda; lojistik merkez sayımızı 26'ya çıkaracağız. Bunun yanı sıra; ortak akılla gerçekleştireceğimiz çalıştayların sonuçları doğrultusunda ilave yeni planlamalarımızı sürdüreceğiz.”

GÜNÜBİRLİK ÇEKİŞME VE GÜNÜ KURTARAN İŞLER YERİNE 2035 VE 2053'LERİN PLANLARINI YAPTIK

Günübirlik çekişme ve günü kurtaran işler yerine, 2035 ve 2053'lerin planların yapıldığını aktaran Karaismailoğlu, bu yönde adımların atılmaya başlandığını söyledi. 2053 Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı'na dikkati çeken Karaismailoğlu, plan hakkında şu bilgileri verdi;
“Mevcut lojistik merkezlerinin rehabilitesini ve uluslararası standartlara kavuşturulmasını, yeni lojistik merkezlerin kurulması yönünde kamu-özel iş birliğinin geliştirilmesini, özel sektörün katılımının arttırıldığı, ekonomik ve sürdürülebilir bir demiryolu taşımacılığının mevzuatının tamamlanarak hayata geçirilmesini, uluslararası öncelikli koridorlarda çok modlu taşımacılığı gerçekleştirecek altyapıların hızlandırılmasını, gümrük kontrol süreçlerinin hızlandırılması ve etkinliğinin artırılmasını, Türkiye lojistik sektörünün yetkin işgücü ile desteklenmesini, sektörde, Ar-Ge ve dijitalleşmeye ağırlık verilmesini, kamu birimleri ile farklı yetki ve izin mercileri arasında otomatik bilgi ve belge paylaşım sisteminin kurulmasını amaçlıyoruz.”

2053 YILINA KADAR LİMANLARIMIZDAKİ TOPLAM YÜK ELLEÇLEME MİKTARINI 2 KATINA ÇIKARACAĞIZ

Pandemi sürecinde Türkiye'nin, tüm dünya ülkeleri gibi lojistik sektöründe de önemli bir sınav verdiğini vurgulayan Ulaştırma Bakanı Karaismailoğlu, “2020-2021 yıllarında navlun fiyatlarının yüksekliği, hammadde tedarik sorunu ile birlikte konteyner, hijyen ve koruma tedbirleri ile karşı karşıya kaldık. Bu sıkıntılı süreçte, ülkemizdeki yatırımlarımıza hiç ara vermedik. Krize rağmen aldığımız tedbirlerle üretim, istihdam ve yatırıma devam ettik. Pandemide, dünyanın önde gelen ülkelerin ekonomileri küçülürken, Türkiye büyümede dünyanın sayılı ülkeleri arasında yer aldı. Ne mutlu bize ki; bu sınavdan alnımızın akıyla geçtik. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak, bu sancılı dönemde proaktif bir yaklaşım ve stratejik öngörü ile tedbirlerimizi vaktinde aldık. Pandemi sonrasında bu gayretlerimizin meyvelerini de alıyoruz. Dünya genelinde taşınan yüklerin hacim olarak yüzde 85'i, değer olarak da yüzde 70'i denizyolları ile yapılıyor. 2002 yılında 149 olan liman sayımızı 217'ye çıkardık. Bu süreçte tersane sayımızı da 37'den 84'e ulaştırdık. 2020 yılında dünya genelinde toplam yük elleçlemesi dünyada yüzde 3,8 oranında daraldı. Buna rağmen ülkemiz yüzde 2,6 artış kaydetti. 2021 yılı istatistiklerine göre; dünya ile kıyaslamalarda ülkemizin çok iyi bir konumda olduğunu görebiliyoruz. Elleçlenen konteyner miktarı bir önceki yıla göre dünyada yüzde 6 artarken, bizde yüzde 8,3 oranında artış gösterdi. Elleçlenen yük miktarında ise, bir öncesi yıla göre dünya yüzde 3,5 artarken ülkemiz yüzde 6'lara ulaştı. Bu yılın ilk 5 ayında, üstelik Rusya-Ukrayna çatışmasına rağmen, geçen yılın aynı dönemine göre yük elleçlemesinde yüzde 7,2'lik artış gösterdik. 2053 yılına kadar limanlarımızdaki toplam yük elleçleme miktarını da 2 katına çıkaracağız. Bölgenin üretim– çekim matrisleri ışığında oluşturduğumuz ulaşım modelimizde bölgenin yük hareketinin de aynı oranda artacağını söylememiz mümkün” şeklinde konuştu.

SON 20 YILDA DEMİRYOLLARINA 37 MİLYAR DOLARLIK YATIRIM YAPTIK

Lojistikte demiryollarının öneminin her geçen gün arttığının altını çizen Karaismailoğlu, demiryollarının, bu topraklardaki ekonomi ve sosyal yaşamının yanında tarihi ve stratejik önemi olduğunu söyledi. “Asya ile Avrupa arasında, Çin'den Avrupa'ya giden demir ipek yolunun orta koridorunda olmamız nedeniyle, uluslararası yük ve yolcu taşımacılığında yükselen değer olan demiryollarının yeniden canlanması için hükümetlerimiz döneminde ‘seferberlik' ilan ettik” diyen Karaismailoğlu, son 20 yılda demiryollarına 37 milyar dolarlık yatırım yapıldığına dikkati çekti. 1432 kilometrelik Hızlı Tren hattının inşa edildiğine vurgu yapan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Karaismailoğlu, “Konvansiyonel hat uzunluğumuzu yüzde 6 artırarak, 11 bin 590 kilometreye yükselttik. Toplam demiryolu ağımızı, 13 bin 22 kilometreye çıkardık. 2020 yılında 34,5 milyon ton olan demiryolu ile yük taşımamızı yüzde 10 artarak 2021 yılı sonu itibariyle 38 milyon tona ulaştı. Serbestleşmeyle birlikte 2021 yılında demiryolu yük taşımacılığında özel sektörün payını yüzde 13'lere ulaştırdık. Özellikle uluslararası taşımalarımız 2020 yılına göre 2021 yılında yüzde 24 oranında arttı. Demiryolu yatırımlarımız olağanüstü bir şekilde devam ediyor. Hem Yavuz Sultan Selim Köprüsü üzerinden geçecek ve Kocaeli'de kapsayacak yeni demiryolumuzu planladık. Önümüzdeki günlerde ihalesini yapacağız. Kapıkule-Halkalı demiryolunda çalışmalarımız devam ediyor. Önümüzdeki Salı günü İstanbul'da Türkiye, Bulgaristan, Sırbistan ve Macaristan Ulaştırma Bakanlarıyla bir araya geleceğiz” dedi.

KUZEY MARMARA OTOYOLU MARMARA'YA ALTIN KOLYE OLDU

Karayollarının da lojistik sektörüne ciddi katkıları olduğunu ifade eden Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Karaismailoğlu, “Ülke genelindeki karayolu yatırımlarımızla; bölünmüş yol uzunluğumuzu 4,5 kat artırıp, 28 bin 664 kilometreye ulaştırdık. Otoyol uzunluğumuzu 2 katına çıkararak, 3 bin 633 kilometreye yükselttik. Tünellerimizi de 13 kat artırarak 650 kilometrenin üzerine çıkardık. Aynı şekilde, köprü ve viyadük uzunluğunu 2,5 kat artırdık. Ülke genelindeki geçit vermeyen dağları tünellerle, derin vadileri de köprü ve viyadüklerle aşıyoruz. Kuzey Marmara Otoyolu, Marmara Bölgesi'nin kuzeyinden İstanbul, Kocaeli, Sakarya gibi yoğun sanayi, endüstri ve sosyo-kültürel faaliyetlerin yürütüldüğü Marmara'ya altın kolye oldu. Toplam uzunluğu 443 kilometre olan Kuzey Marmara Otoyolu aynı zamanda, İstanbul-Edirne Otoyolu, İstanbul-Ankara Otoyolu, Gebze-Orhangazi-İzmir Otoyolu ve D-100 karayolu gibi mevcut otoyol ve devlet yolu ağı ile bağlantısı var. Kuzey Marmara Otoyolu ile ve Yavuz Sultan Selim Köprüsü ile uluslararası transit taşımalar, kent içine girmeyerek, daha hızlı yapılabiliyor. Aynı şekilde Osmangazi Köprüsü ve Gebze-İzmir Otoyolu da güvenli ve konforlu olmasıyla bölgemize büyük katkı sağladı. ‘Halkın yolu' yaptığımız havayollarımızdaki yolcu sayılarının yanı sıra, kargo kapasitemizi de kat be kat artırdık. 2003 yılında 964 bin ton olan yük trafiğimiz; 2019'da yüzde 324 artışla 4,1 milyon tona yaklaştı. Pandemiye rağmen 2020 yılında toplam yük trafiği 2,5 milyon ton oldu. 2021 yılında yük trafiği yükselme göstererek 3,4 milyon tona yaklaştı. 2022 yılı Mayıs sonunda, havayolu yük trafiği geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 27 artış gösterdi. Ekonomik büyümesi, güçlü ulaşım ağı, lojistik gücüyle bölgesinin en önemli oyuncularından olan ülkemiz, yeni yatırımların ve iş birliklerinin de merkezi olmaya devam edecek” değerlendirmesinde bulundu.

YATIRIMLARLA 28 MİLYAR DOLARLIK TASARRUF SAĞLADIK

Sadece karayollarının işletme performansını artıran kesintisiz trafik akışı sayesinde, seyahat süresinde yıllık 7,3 milyar saat tasarrufu elde edildiğini dile getiren Karaismailoğlu, “Yol güvenliği ve seyahat süresindeki kısalmalar sayesinde; zamandan 76 milyar 458 milyon lira, akaryakıttan 6 milyar lira, bakım onarımdan 3 milyar TL ve çevre etkilerinden 123 milyon TL çevre tasarrufu olmak üzere, yıllık toplam 85 milyar 581 milyon TL tasarruf sağladık. Bütün bunlara ek olarak da emisyon salınımını 5 milyon ton azalttık. Ayrıca yatırımlarımız sayesinde yol güvenliği arttı ölümlü trafik kazalarını büyük oranda önledik. Bu şekilde, yılda ortalama 9 bin 455 vatandaşımız hayatta kaldı. 2003-2021 döneminde yapılan toplamda 183 milyar dolarlık yatırım sayesinde; Milli Gelire 548 milyar dolar, üretime 1 trilyon 138 milyar dolar ve istihdama yılda ortalama 994 bin kişilik katkı sağladık. Bununla birlikte yapılan yatırımlar sayesinde, zaman, yakıt tasarrufunda ve çevresel faydalardan yıllık ortalama karayolunda 22.5 milyar dolar, demiryolunda 1.5 milyar dolar, denizyolunda 2 milyar dolar, havayolunda 200 milyon dolar haberleşme 2 milyar dolar olmak üzere toplam 28 milyar dolarlık tasarruf sağladık” şeklinde konuştu.

DEMİRYOLUNUN TAŞIMACILIKTAKİ PAYINI 2053'TE YÜZDE 22'YE ÇIKMASI HEDEFLENİYOR

2053 yılına kadar demiryolu ağının 13 bin 22 kilometreden, 28 bin 590 kilometreye çıkarılacağının altını çizen Ulaştırma Bakanı Karaismailoğlu, şöyle devam etti;
“Gelişmiş demiryolu ağımız ve karayolu ağımız limanlarımızı besleyen niteliğe sahip olacak. Hızlı tren bağlantısına sahip şehir sayımızı 8'den 52'ye yükselteceğiz. Demiryolunun taşımacılıktaki payının 2029 yılında yüzde 11'in üzerine yükselmesini, 2053'te ise yüzde 22 olarak gerçekleşmesini öngörüyoruz. Böylece demiryolunun yük taşımacılığındaki payı 2019'dan 2053'e kadar 7 kat artacak. Yine yurt dışı yük taşımacılığında da demiryolunun payını 10 kat artırmayı hedefliyoruz. 2053 Vizyonumuzun büyüklüğünü, yatırımlarımızın ve gelecek tasarımımızın kapsayıcılığını rakamla ifade etmek gerekirse; 5'er yıllık planlamalarımız sonunda 2053 yılına geldiğimizde; demiryolu, karayolu, denizyolu, havayolu ve haberleşme için 198 milyar dolar yatırım yapacağız. 2053 yılına kadar milli gelire katkımız 1 trilyon doları bularak, yatırım bedelinin 5 katından fazlasını kazandıracak. Üretime katkımız ise yaklaşık 2 trilyon dolar ile yatırım bedelinin yaklaşık 10 katını kazandıracak. İstihdama katkımız ise 2053 yılında yatırımlarımızla birlikte 28 milyon kişiyi bulacak. Devlet aklı, ileri görüşlülüğü ve planlı bir yaklaşımla Türkiye'yi yarınlara eksiksiz olarak hazırlıyoruz. Yollarımız, tıpkı akarsular gibi, geçtikleri ve gittikleri yerlere canlılık katıyor. Geliştirdiğimiz her bir ulaşım modu, yapıldığı yerin, yatırımına, istihdamına, üretim ve ihracatına can suyu oluyor. Lojistik sektörüne katalizör olan ulaşım sistemlerimizi rehabilite etmenin yanında işletmesinde daha çevreci bir anlayışı benimsemek üzere gayret ediyoruz. Türkiye Ulaştırma ve Lojistik Master Planındaki hedef ve çalışma takvimlerine, kamu-özel sektör ve sektörün STK'ları ile birlikte çalışmalarımızı hızlandıracağız.”

KOCAELİ SANAYİNİN BAŞKENTİ

“Ulaştırma 2053 hedefleri çerçevesinde bir ‘Sanayi Başkenti' olan Kocaeli Bölgesi'nde sürekli büyüyen sanayi yatırımlarının ihtiyacına paralel olarak İzmit Körfezi'nde yer alan limanların da gelişen ve büyüyen sanayinin yarattığı yük artışına paralel şekilde planlanması ve bu planlara göre de geliştirilmesini sağlayacağız” diyen Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Karaismailoğlu, “Bu doğrultuda, bölgenin ticari ve sanayi büyümesinin gelecekte yaratacağı ithalat, ihracat ve transit yük artışına paralel olarak İzmit Körfezi'nde yer alan limanlarında bu gelişmelere uygun şekilde ve zamanında kapasite artışları, özellikle konteyner gemilerinin boyutlarında yaşanan büyümeye cevap verecek altyapıyı sağlayacağız ve bunu destekleyen geri saha oluşturan Lojistik merkez planlamalarımızı yapacağız. Körfezin, Kentin ve bölgenin ihtiyaçlarını ulaştırma ve Lojistik Master Planı çerçevesinde, sürdürülebilir, çevreci, dijitalleşme odağında ele alacağız” dedi.

2. DENİZCİLİK ZİRVESİ YARIN BAŞLAYACAK

Yarın 1 Temmuz Kabotaj Bayramı olduğuna işaret eden Karaismailoğlu, bu kapsamda düzenlenen 2. Denizcilik Zirvesi'nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın teşrifleriyle kutlanacağını söyledi. Karaismailoğlu, “Denizcilik sektörünün kamu özel temsilcilerini bir araya getirip, Lojistik Çalıştayımızı entegre ederek, orada da yine geleceğin denizcilik faaliyetlerini ve denizcilik planlamalarını hep birlikte tartışmaya açacağız” diyerek sözlerini tamamladı.

Pusulamalatya

Bakmadan Geçme