Bürokrasi Ve Malatya
Prof. Dr. Mustafa TALAS Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi
6 Şubat 2023 Depremlerinin yerle yeksan ettiği Malatya'nın pek çok alanda irtifa kaybettiği herkesin malumudur. Bu durum bu deprem ile iyiden iyiye yüzeye çıkmıştır.
Öncelikle milletvekili listeleri açıklandığında deprem bölgelerinin birinci sırasına bakanlar aday olarak gösterilecek dendi. Doğrusunu söylemek gerekirse, ben de Kültür ve Turizm Bakanı Sayın Mehmet Nuri Ersoy ya da Çevre ve Şehircilik Bakanı Sayın Murat Kurum'dan birinin Malatya'dan aday gösterileceğini düşünmüştüm. Böyle kalibresi yüksek isimler Malatya için uygun görülmemiş oldu. Herhalde alınacak oy ile ilgili herhangi bir endişe olmaması olgusundan ötürü olacak ki istifa etmemiş bir İl Başkanı listenin garanti yerine aday olarak konmuş oldu.
Bu güçlü isimlerin aday gösterilmesine neden önem veriyorum? Çünkü Malatya'ya kalibresi yüksek bir lider siyasetçi gerekli de ondan. Söz gelimi Kahramanmaraş'ta liste başı yapılan Tarım Bakanı Sayın Vahit Kirişçi televizyonlarda Kahramanmaraş'a hızlı tren hattının uzatılmasının önemini çok yüksek bir perdeden söylerken, Sayın İhsan Koca ERTV'de Malatya için hızlı trenin aciliyeti yoktur diyebiliyor. İşte bu kalibre farkıdır.
İkinci aşamada bakanlar kurulu açıklanmadan Malatyalı bir bakan beklentisi içerisinde olduk. Özellikle Sayın Öznur Çalık ve Sayın İhsan Selim Baydaş isimlerinden birini bakan olarak görebiliriz diye düşünüyordum. O beklentimiz de gerçekleşmedi. Malatyalı bakanlık beklememesi gerektiğini bir defa daha acı bir şekilde öğrenmiş oldu.
Bakanlık ile ilgili bu iki isim bende neden beklenti oluşturdu? Öncelikle Öznur Hanım Malatya yatırımlarının sıkı takipçisi ve işlerin tıkanma noktasında sorun çözücüsü olarak öne çıkan bir isim olarak dikkatimi çekmekteydi. Bu kadar kuvvetli bağlantıları olan bir siyasal portre güzel bir konumda değerlendirilir diye düşünmüştüm. Sayın İhsan Selim Baydaş ise GSB Bakan Yardımcılığı döneminde önemli başarılara imza atması gerçeğinden ötürü, başka bakanlıklarda olduğu gibi bakanlığa getirilir diye düşünmüştüm. Her iki düşüncem de gerçekleşme imkânı bulamadı.
Üçüncü aşamada bakan yardımcılıkları açıklandı ve Malatya yine bir bakan yardımcılığı ile bile temsil imkânı bulamadı. Hatta daha önceki dönemdeki tek temsilcisi Sayın İhsan Selim Baydaş'ın tekrar atanmadığına tanık olmuş oldu.
Elbette devlet yönetiminin belirli gerekliliklerinin olduğu gerçeğinden hareketl,e irade sahibinin otoritesine hiçkimse bir şey diyemez. Buna bizim de bir itirazımız olamaz.
Burada sadece şunun sorgulamasını yapmak bizim için gereklidir: O da her dönem bakanlığı olan Trabzon ve Kayseri gibi biz neden başarı yakalayamıyoruz? Yeterince insan yetiştirmiyor muyuz? Bırakalım Kayseri ve Trabzon gibi A Kalite yerleri ve her dönem nöbet değişimi ile bakanlıkları alan şehirleri Elazığ ile bile yarışamaz hale gelmişiz! Üç bakan yardımcısı çıkaran Elazığ'a hayran hayran bakakalıyoruz! Neden? İnsan yetiştirmede sorun olmadığına göre, yetişmiş insan kendilerine rakip olmasın diye onu harcayan bir memleket yapısına sahibiz de ondan.
Bir defa Malatya'nın alttan gelen yeni yüzlere harcayıcı gözle bakmayı bırakması gerekir. Ama baktığımızda, bunun olmadığını, aksine hep benzer yüzlerle siyasete devam etmek gibi bir özelliğe sahip olmaya devam ediyoruz.
İhsan Selim Baydaş örneği de Malatya'nın kendi değerine sahip çıkmayışının tipik bir numunesidir. İlk defa Sayın Baydaş'ın ismini Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Selahattin Gürkan Başkan'dan duydum. Belediyenin Beydağı Tabiat Parkı'ndaki Kamp alanı ve Orduzu Pınarbaşı^ndaki devasa spor yatırımlarındaki rolünü Sayın Başkan ifade etmişti. İşlerin kolaylaştırılmasında, yatırımların koparılmasında bürokrasinin en üstünde yer alan bu Malatya Değeri Baydaş'ın etkin bir biçimde inisiyatif aldığını Sayın Başkan Gürkan ve Sayın Bakan Bülent Tüfenkçi ifade etmişlerdi. Milyarlarca lirayı bulan bu yatırımlar konusunda biz de Malatyamız adına hem plalayan Sayın Başkan Gürkan'a, hem de takibini yapıp gerçekleştirmede kilit rol oynayan Sayın Baydaş'a teşekkür ederiz.
Malatya'nın bürokraside tarihinin en kısır dönemini yaşıyor olmasının büyük oranda girişimci siyasetçiye sahip olmaması etkili olmaktadır. Yetkili mercilerle görüşüp yatırım koparan siyasetçi de bürokraside yeterince insangücü temin etme konusu da çok büyük oranda siyasetçinin diri ve girişimci olmasının, tuttuğunu koparan olmasının rolü vardır. Herhalde bakan olarak tercih edilmek konusu da, bürokrasinin etkin bir şekilde kullanımı da bu faktöre bağlı olarak gelişen hususlardır.
İşin özeti derdini anlatmayan derman bulamaz. Sıkıntı ve kederini bizzat yerinden takip ederek, isteyen ve tuttuğunu koparan insan olmak sonuçta hem insanını yükseltiyor, hem de diyarını geliştiriyor.
Prof. Dr. Mustafa TALAS
Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi