'Hükümetimizin önceliği deprem bölgesindeki yaraları süratle sarmak'

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, tüm ülkeyi yasa boğan asrın felaketinin üzerinden 6 ay geçtiğini ve hükümet olarak depremin ilk gününden itibaren bölgede olduklarını ve çalışmaları titizlikle sürdürdüklerini belirtti

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, tüm ülkeyi yasa boğan asrın felaketinin üzerinden 6 ay geçtiğini ve hükümet olarak depremin ilk gününden itibaren bölgede olduklarını ve çalışmaları titizlikle sürdürdüklerini belirterek, “Hükümetimizin önceliği deprem bölgesindeki yaraları süratle sarmak. Kabinedeki bütün bakan arkadaşlarım kendi konularıyla alakalı çalışmalarla ilgili sürekli bölgedeler. Kurumlarımızla seferber olduk. Depremin sebep olduğu karanlık izleri hızla ortadan kaldırıyoruz. Yeniden inşa çalışmalarını yürütüyoruz. Depremden etkilenen 11 ilimizde büyük mesafeler kat ettik” dedi.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 6 Şubat tarihinde meydana gelen ve 11 ili etkileyen asrın felaketi depreminin yaşandığı merkez üssü Kahramanmaraş'ta koordinasyon toplantısı öncesinde depremson duruma ilişkin açıklamalarda bulundu.

Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğünde iki büyük deprem ile dünyada eşi benzeri görülmemiş bir felaket ile karşı karşıya kalındığını ifade eden Bakan Uraloğlu, “Ne yazık ki, bu felaketten 14 milyon insanımız etkilendi. Devlet gücünü göstererek, ilk günden bu ana kadar yaraların sarılması için adeta seferber oldu. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, TOKİ, Emlak Konut ve hayırseverlerimizin eliyle Kahramanmaraş merkez, Pazarcık ve Türkoğlu ilçesinde olmak üzere 7 ayrı bölgede temel atıldı. Toplam 9 bin 74 konut ile 231 iş yeri için ilk kazma vuruldu. İnşallah, depremin yıktığı şehirlerimizi altyapısı ve üstyapıyla daha görkemli, daha dayanıklı, daha ferah bir şekilde inşa edeceğiz” diye konuştu. Tüm ülkeyi yasa boğan asrın felaketinin üzerinden 6 ay geçtiğini ve hükümet olarak depremin ilk gününden itibaren burada olduklarını ve çalışmalarını titizlikle sürdürdüklerini belirten Bakan Uraloğlu, “Şu anda da hükümetimizin önceliği deprem bölgesindeki yaraları süratle sarmak. Bunun için de kabinedeki bütün bakan arkadaşlarım kendi konularıyla alakalı temaslarda, tespitlerde bulunmak için sürekli bölgeye geliyorlar. Tüm kurum ve kuruluşlarımızla, özel sektörümüzle, sivil örgütlerimizle, hayırsever vatandaşlarımızla seferber olduk. Depremin sebep olduğu karanlık izleri hızla ortadan kaldırıyoruz. Bir yandan hasarlı binaların yıkılması ve en kazların kaldırılması için çalışırken diğer yandan altyapı ve yeniden inşa çalışmalarını yürütüyoruz. Bu sürede çok önemli çalışmalar gerçekleştirdik ve başta Kahramanmaraş olmak üzere depremden etkilenen 11 ilimizde de büyük mesafeler kat ettik” dedi.

MİLLETİMİZ GERÇEĞİ GÖRDÜ DESTEĞİNİ SANDIKTA GÖSTERDİ

Bakan Uraloğlu, “14 ve 28 Mayıs'ta gerçekleşen milletvekilliği ve Cumhurbaşkanlığı seçiminde halkımız yaşanan deprem felaketlerinin ardından Sayın Cumhurbaşkanımıza ve devletine olan güvenini gösterdi. Yüzde 75,77 gibi büyük bir oy oranı ile Sayın Cumhurbaşkanımıza ve Cumhur ittifakına duyduğu güveni adeta perçinledi. Bizlerde Sayın Cumhurbaşkanımız liderliğinde milletimizin bu teveccühüne layık olmak için çalışıyoruz” diye konuştu.

ÇADIR HAYATI SONA ERDİ

Sadece ülkemizin değil insanlık tarihinin en yıkıcı afetlerinden birinin yaşandığını vurgulayan Bakan Uraloğlu, “Meydana gelen depremlerin ardından insan iradesini aşan pek çok sıkıntıyla karşılaştık. Ancak ilk günden beri devlet millet el ele vererek AFAD koordinasyonunda büyük çalışmalar gerçekleştirdik. O dönemde hükümetimizin tek gündemi adeta depremdi. Depremler sonrasında 2 milyon 500 bin afetzedemizi konteynerlerde, çadırlarda, yurtlarda, misafirhane ve otellere yerleştirdik. 330 binden fazla ailemize de kira desteği verdik. Toplam 3 milyon afetzedemize geçici barınma hizmeti sağladık. Alt yapısıyla, okul, sağlık ocağı, mescit, oyun parkları gibi sosyal donatılarıyla bugün 325 konteyner kentte 178 bin 350 konteyner kurulumunu gerçekleştirdik. Konteynerlerde 574 bin üstünde kişiyi misafir etmekteyiz ve bir ailenin yaşamını sürdüreceği mutfak dahil tüm gereksinimleri karşılıyoruz. Bu ayın sonu itibarıyla geçici barınma hizmetini sadece konteyner ve kira destek yardımı yapılması suretiyle gerçekleştireceğiz. Şu anda 21 çadır kent alanında 2 bin 815 çadır kaldı. Kahramanmaraş genelinde ise çadır hayatı tamamen sona erdi. Diğer bölgelerimizdeki kalan çadırlarda 2 hafta içerisinde kalkmış olacak. Buralarda kalan afetzedelerimizi kalıcı konutlarına kavuşuncaya kadar, isteklerine göre konteyner veya kira desteği suretiyle misafir etmeye devam edeceğiz. Şimdiye kadar geçici barınma kapsamında kira yardımı, taşınma yardımı, konteyner, çadır ve tahliye destek ödemeleri dahil yaklaşık 75 Milyar Lira ödenek sağladık. Tüm bunları gerçekleştirirken bir yandan da TOKİ eliyle depremzedelerimizin kalıcı yuvalarını inşa ediyoruz” dedi.

NORMALLEŞME SÜRECİNİ BAŞLATTIK

Bir yandan da şehir hayatının normalleşmesi, esnafın canlanması ve vatandaşların normal hayatlarına dönmesi adına da birçok projeyi hükümet olarak hayata geçirdiklerini aktaran Bakan Uraloğlu şöyle devam etti:

“Deprem bölgesindeki 11 ilimizde toplam 680 bin konutun ve 170 bin ahır, depo, iş yeri gibi bağımsız bölümün inşa edilmesi gerekiyor. İlk bir sene içinde 319 bin konutu inşa edip hak sahiplerine teslim etmeyi hedefliyoruz. Şu ana kadar 180 bin konutun ihalesi yapıldı. Yerinde dönüşüm projesi başladı. Hibe ve uygun şartlarda kredi desteği içeren projemiz büyük bir teveccüh ile karşılandı. Şimdiye kadar 160 binden fazla insanımız yerinde dönüşüm için başvuru yaptı. Bu vatandaşlarımız arasında 20 binden fazla Maraşlı kardeşimiz var. Yerinde dönüşüm ile sadece inşaatlar hızlanmayacak; istihdam artacak, konutlar daha az maliyetle hayata geçirilecek.”

‘DAHA DAYANIKLI VE FERAH ŞEHİRLER İNŞA EDECEĞİZ'

Depremin yıktığı şehirleri daha ferah bir şekilde inşa edeceklerinin de altını çizen Bakan Uraloğlu, “Tespitlerimize göre Maraş'ın neredeyse üçte biri oturulamaz halde. Şehrimizde yapılması gereken deprem konutu sayısı 19 bin 418 ve köy evleri ile ahırlarla birlikte bu rakam 29 bin 47'ye ulaşıyor. Dün, Sayın Cumhurbaşkanımızın da video katılımıyla Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, TOKİ, Emlak Konut ve hayırseverlerimizin eliyle Kahramanmaraş merkez, Pazarcık ve Türkoğlu ilçesinde olmak üzere 7 ayrı bölgede temel atıldı. Toplam 9 bin 74 konut ile 231 iş yeri için ilk kazma vuruldu. İnşallah, depremin yıktığı şehirlerimizi altyapısı ve üstyapıyla daha görkemli, daha dayanıklı, daha ferah bir şekilde inşa edeceğiz” dedi.

‘BAKANLIK OLARAK ÖNEMLİ ÇALIŞMALAR YAPTIK'

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak depremin ilk anından itibaren çok önemli çalışmalar yaptıklarını söyleyen Bakan Abdulkadir Uraloğlu, sekteye uğrayan ulaşım yollarının açık tutulması ve iletişimin kesilmemesi için her an saha olduklarını kaydetti. Bakan Uraloğlu, “Ayrıca Bakanlığımızın ana hizmet birimleri ile bağlı ve ilgili kuruluşları vasıtasıyla depremin ilk gününden itibaren bölgeden tahliye yapılması ve yollanan yardımların bölgeye intikali gibi çok kritik çalışmalar gerçekleştirdik. Bir yandan bölgeye yerli yabancı arama kurtarma ekipleri ve hayati yardım malzemelerini naklederken araçların dönüşlerinde de bölgeden ayrılmak isteyen afetzedelerimize yardım ettik. AFAD Yönetim Merkezinde Jandarma Grubuyla koordineli olarak Hava, Kara, Deniz ve Demiryoluyla 1 milyonun üstünde vatandaşımızı ücretsiz tahliye ettik. Afet bölgesindeki 9 havalimanına 11 bin 630 iç hat ve bin 620 dış hat olmak üzere toplam 13 bin 250 uçuş ile 15 bin 582 ton yardım malzemesi ve yüzlerce personel taşıdık. 645 bin 518 depremzedemizi uçaklar ile tahliye ettik. Demiryollarında da 404 yolcu treni ile 100 binin üzerinde depremzedemizi taşıdık. 64 yük treni ve 965 vagon ile bölgeye yardım malzemesi naklettik. Ayrıca demiryollarımız deprem bölgesinde çalışan iş makinası, ambulans gibi araçlara 60 bin ton üzerinde yakıt taşıdı. Yine Ulaştırma Hizmetleri Genel Müdürlüğümüz 27 milyon lira değerinde 4 bin 500 adet yakıt kartı dağıttı. Yine, 17 gemi ile 519 yardım, 403 iş makinesi ve 909 personeli bölgeye ulaştırdık. Bin 450 vatandaşımız denizyolu ile tahliye ettik. Balıkçı teknelerimizle Samandağ'a 39 sefer yaparak yardım götürdük. 425 tane mobil baz istasyonu, yaklaşık 3 bin 500 jeneratör, 2 bin personel sevk ederek haberleşmenin sürekliliğini sağladık” ifadelerini kullandı.

AĞIR TABLO KARŞISINDA ÜMİTSİZLİĞE KAPILMADIK

Bakan Uraloğlu, “Ortalık adeta mahşer yeri gibiydi ama bu ağır tablo karşısında dahi ümitsizliğe kapılmadık. O dönemde Karayolları Genel Müdürü olarak depremin ilk saatlerinde sabah sekiz gibi bölgeye geldim. Aslında biz bir gün öncesinde yine AFAD ekipleriyle birlikteydik. O dönemde bir kar fırtınası bekleniyordu ve bizlerde teyakkuz halinde yağışın yoğun beklendiği noktalar için önlemler alıyor ekipleri yönlendiriyorduk. Ama sabaha karşı deprem haberini alır almaz bölgeye koştuk. Tabi bu kadar büyük bir felaket ile karşılaşacağımızı tahmin bile edemedik. Ne kadar büyük bir depremle, asrın felaketi ile karşı karşıya kaldığımızı bölgeye geldiğimizde anladık. Bütün hükümet orada tüm bakanlıklar ilgili kurumları ile sahadaydık. Ekiplerimize ulaşmaya çalışıyoruz ama bir bakıyoruz ki çalışma arkadaşlarımız enkaz altında ya da yakınları tanıdıkları enkaz altında. Artık onlar çalışma arkadaşımızdan ziyade depremzede durumunda. Üstüne öğle saatlerinde 7,6 büyüklüğündeki ikinci depremin sarsıntı ve korkusunu hep beraber yaşadık. Gerçekten atlatılması çok zor psikoloji. Arkadaşlarımızın ve tüm afetzedelerimizin durumunu o zaman daha da iyi anladık. Ama Adıyaman'da olsun, Maraş'ta olsun Malatya'da olsun deprem bölgelerinde ikamet eden ve sağ kurtulan tüm çalışma arkadaşlarımızın acılarını yüreklerine gömerek nasıl fedakarca ve insanüstü bir gayretle çalıştıklarına şahit olduk” dedi.

İNSAN İRADESİNİ AŞIYORDU

Artçı depremler ve çetin kış şartları sebebiyle insan iradesini aşan pek çok sıkıntıyla karşılaştıklarını da kaydeden Bakan Uraloğlu, “Ancak her şeye göğüs gererek bir an dahi insanımızı yalnız bırakmadık. Hızla yol ağlarımızdaki son durumları değerlendirdik. Karayolu, Demiryolu, havayolu, hepsinde kısmi hasarlar mevcuttu. Demiryolu ağının, Mersin-Adana-Osmaniye-Narlı, Toprakkale-İskenderun, Köprüağzı-Kahramanmaraş, Nizip-Gaziantep-Narlı, Çetinkaya-Malatya, Malatya-Elazığ ve Malatya-Yolçatı-Diyarbakır kesimleri depremde hasar gördü. Bu noktalarda bakım ve onarım çalışması yapılan toplam demiryolu hattı uzunluğu 1.204 kilometredir. 69 bin kilometrelik karayolu ağımızın 9 bin 176 kilometresi deprem bölgesindeydi ve 184 km'lik kesimin yüzde 2'sinin ağır ve orta hasarlı olarak etkilendiğini tespit ettik. İlgili kurumlarımız ekipleri süratle bu yollara müdahale etti ve müdahalesi mümkün olmayan yerlerde alternatif ulaşım koridorları açıldı. Karayollarında yaklaşık 4 bin 500 personel ve 3 bin 500 makine ve ekipman ile sahadaydık” diye konuştu.

ÇALIŞMALAR TAMAMLANIYOR

Kahramanmaraş'ta depremden 79 kilometrelik yol kesimi etkilendi. Kahramanmaraş-Nurdağı Yolu'nda, Elbistan- Nurhak -Kapıdere Yolu'nda ve Kahramanmaraş-Göksun Yolu'nda muhtelif kesimlerde yol yüzeyinde çatlaklar oluştu. Aksu Köprüsü, DDY Üstgeçit Köprüsü ve Şekeroba Köprülerinde, Kahramanmaraş-Göksun yolundaki Hayati Vasfi Taşyürek Viyadüğünde, Aşık Mahsuni Şerif Tüneli ve Mehmet Akif İnan Tüneli'nde hasarlar hasarlar meydana geldi. Pazarcık Ayrımı-Çağlayancerit Yolu'nun 3 kilometrelik kesiminde ve 81,2 kilometresinde bulunan Söğütlü Köprüsü yaklaşımında oturmalar oldu. İlk andan itibaren buralara ekiplerimizi yönlendirdik ve çalışmalarımızı tamamladık. Pazarcık 8. Bölge Hududu Ayrımı-Çağlayancerit Yolunda meydana gelen hasarlara ve Söğütlü Köprüsü yaklaşımında oluşan oturmalara müdahale ederek gerekli bakım onarım çalışmalarını yaptık. Kahramanmaraş-Göksun yolundaki oluşan hasarların ve onarımlarını yaparak yolu trafiğe açtık. Hayati Vasfi Taşyürek Viyadüğü yaklaşım dolgusunda çatlak ve oturmalar için onarım çalışmalarını yaptık. Aşık Mahsuni Şerif ve Mehmet Akif İnan Tünellerinde yapılan ilk onarım çalışmalarının ardından yolu kontrollü olarak trafiğe açtık. Tünellerdeki kalıcı onarım çalışmaları için ihale yapmayı planlıyoruz” dedi.

ESKİSİNDEN DAHA GÜÇLÜ OLACAK

Bakan Uraloğlu, “Kimsenin şüphesi olmasın ki Kahramanmaraş'ın ulaşım ve iletişim altyapısını eskisinden dahi çok daha iyi duruma getireceğiz. Son 21 yılda Kahramanmaraş'ın ulaşım ve iletişim altyapısına 39 milyar üzerinde yatırım gerçekleştirdik. 2003'te 72 km olan bölünmüş yol uzunluğunu 364 km'ye yükselttik. 35 km BSK'lı yolu vardı 279 km'ye çıkardık. Adana, Osmaniye, Gaziantep'e bölünmüş yolar ile bağladık. Birazdan da Pazarcık Çevre Yolu Şantiyemizdeki çalışmaları incelemeye geçeceğiz. Narlı-Pazarcık Devlet Yolu, Doğu Akdeniz'i Elazığ ve Malatya üzerinden Doğu Anadolu'ya, Karadeniz'e ve İran'a bağlayan güzergahta yer alması bakımından önem arz ediyor. Yaklaşık 45 kilometre uzunluğundaki yolumuz, mevcut haliyle 41,4 km'si sathi kaplamalı bölünmüş yol, 3,5 km'si sathi kaplamalı tek yol olarak hizmet veriyor. Yolumuzu bitümlü sıcak karışım kaplamalı hale getiriyoruz. Pazarcık şehir geçişinde 2 km'lik kesim ile Ulubahçe Mevkiinde 2,5 km'lik kesim olmak üzere toplam 4,5 km tamamladık. Ulubahçe Mevkii'nde üstyapı imalatlarına devam ediyoruz. Proje kapsamında ayrıca, 10,5 km uzunluğundaki Pazarcık Çevre Yolu da yer alıyor. Böylece projenin toplam uzunluğu 55,4 km'ye ulaşmaktadır. Çevre yolu ile; Pazarcık şehir merkezinden geçen şehirler arası trafiğin kentin dışına alınması sağlayarak, trafikte yaşanan yoğunluğun ve kazaların önüne geçmeyi hedefliyoruz. Ayrıca yolun devlet yoluna bağlantı noktalarında inşa edilecek 81 metrelik 2 adet farklı seviyeli kavşak ile trafiğin devlet yoluna güvenli katılımını da sağlayacağız” diye konuştu. Arif Nihat ASYA ‘nın deyişiyle;

“Maraş Türkiye'nin kalem kaşıdır.

Maraş Türkiye'nin köşe taşıdır

Maraş tarihleri inşa ettiren

Koca Sinanların ustabaşıdır”

Her zerresinde ecdadımızın izi olan bu kutsal şehri tüm tarihi eser ve varlıklarını yeniden aslına uygun bir şeklide inşa edeceklerini vurgulayan Bakan Uraloğlu, “Çok daha sağlam yaşam konutları, ticarethaneler ve üretim tesisleri inşa ederek, geçmişten geleceğe uzanan çok daha güçlü ve gelişmiş bir Kahramanmaraş kuracağız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Aziz milletimiz bize her zaman güvendi ve milletimizin bize güveni, en büyük gücümüzdür. Biz de işte bu güvenden aldığımız güçle milletimize umut olmaya devam edeceğiz. Kardeşlik, birlik ve dayanışma bizim özümüzde var bu üç şey bizim depremden etkilenen şehirlerimizi yeniden ayağa kaldırmadaki asıl çimentomuz olacak. Burada yeri gelmişken birebir yaşadığım bir anımı daha paylaşmak istiyorum. Deprem bölgesinde yardım dağıtıyoruz. El kadar bir çocuk. Mutlu olsun diye bir oyuncak uzattık. Almadı. Bundan bende var, olmayan birine verin dedi. Yine buna benzer olaylar başka yerlerde de yaşandı. Çikolata dağıtılırken fazla verilenleri kabul etmeyip “başkalarına dağıtın, onlar da başkasına kısmet olsun” diyen çocuklarda gördük. Onların o küçük bedenlerindeki koca yürekleri görünce anladım ki devlet ve millet omuz omuza vererek tüm güçlükleri aşabiliriz. Şeyh Edebali'nin, Osman Bey'e “Ey oğul, insanı yaşat ki devlet yaşasın” öğütü bugün dahi kulaklarımıza bir küpedir ve AK Parti Hükümetlerinin bugüne kadar yaptığı tüm çalışmaların temelidir. Devlet hizmet için vardır ve Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde bugüne kadar AK Parti hükümetlerinde görev alan tüm çalışma arkadaşlarımda bu inançla milletimize hizmet etmiştir. Bugüne kadar girdiği her seçimden birinci çıkarak milletin partisi olduğunu da tüm dünyaya kanıtlamıştır. “Hizmet eden izzet bulur” düsturuyla salt ideoloji siyasetinden kaçınıp, hizmet siyaseti yaparak insanımızı yıllarca beklediği yatırım, proje ve hizmetlere kavuşturduk. Aziz milletimiz bize her zaman güvendi ve milletimizin bize güveni, en büyük gücümüzdür. Biz de işte bu güvenden aldığımız güçle milletimize umut olmaya devam edeceğiz. Bu duygu ve düşüncelerle sözlerime son veriyor, bir kere daha geçmiş olsun dileklerimi iletiyor cenabı haktan bir kez daha böyle acıları bizlere yaşatmamasını diliyorum” dedi.

Pusulamalatya

Bakmadan Geçme