Sigorta, yaşamsal ve ekonomik risklere karşı en büyük güvencemiz
Sigorta, yaşamsal ve ekonomik risklere karşı en büyük güvencemiz
12-18 Ekim Sigortacılık Haftası sebebiyle açıklamalarda bulunan Malatya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğu, hayatın her alanında riskler bulunduğunu ve sigorta sektörünün bu riskler karşısındaki en büyük güvence olduğunu dile getirerek gelişmiş ülkelerdeki sigortalılık seviyesine ulaşılabilmesi adına toplumun bilinçlendirilmesi ve sistemin iyileştirilmesi gerektiğini söyledi.
MTSO Başkanı Sadıkoğlu; “Toplumda sigorta bilincini geliştirmek için her Mayıs ayının son haftasında kutladığımız “Sigortacılık Haftası” bu yıl yaşadığımız Covid-19 Pandemisi nedeniyle ertelenerek 12-18 Ekim Tarihleri arasında kutlanıyor. Özellikle 2020 yılında ardı ardına yaşadığımız felaketler sigorta kavramının önemini güçlü bir şekilde ortaya koydu” dedi.
“Türkiye, Gelişen Ekonomisiyle, Sigortacılık Alanında Önemli Bir Yatırım Alanı”
Sigortaya verilen önemin ülkelerin gelişmişlik seviyesine paralel olduğuna vurgu yapan Sadıkoğlu; “Sigorta firmaları gelişmiş ülkelerin en büyük kurumsal yatırımcıları olarak değerlendiriliyor. ‘Londra ve New York şehrini kuranlar sigortacılardır' söylemi küresel çapta sigorta sektörünün gücünü yansıtan güzel bir örnektir. Sigorta firmaları dünyanın gelişmiş ekonomilerinde lokomotif rol üstlenmekte ve bu ekonomilerdeki en dinamik sektörlerden biri olarak karşımıza çıkmakta. Günümüz modern toplumlarına baktığımızda sigorta olgusunun yerleşmiş ve ekonominin önemli bir parçası durumuna gelmiş olduğunu görüyoruz. Ancak gelişmekte olan ülkelerde sigorta sektörü maalesef bu ülkeleri oldukça geriden takip ediyor. Bu sınıfta olan ülkemiz henüz sigortacılık alanında istenilen seviyede olmasa da gelişmiş ülkelerdeki sigortalılık seviyesi ve sistemini yakalamak için gayret gösteriyor. Ayrıca Türkiye, özellikle son yıllarda gelişen ekonomisiyle küresel sigorta sektörünün önemli yatırım alanlarından biri olmayı sürdürüyor” dedi.
“GEÇ KALIYORUZ”
Türkiye'deki sigortalılık oranının gelişmiş batı ülkelerinin gerisinde kalma nedenleri arasında ekonomik koşullar, sigorta bilincinin yerleşmemiş olması ve kaderci yaklaşımların payının büyük olduğunu dile getiren Başkan Sadıkoğu; “Kimi zaman bir lüks olarak görülen sigortanın önemini maalesef afet ve kazaların ardından anlayıp daha sonra önlem almaya çalışıyoruz. Türkiye'de Zorunlu Deprem Sigortası oranlarının Bolu, Tekirdağ, Yalova ve Sakarya gibi afet yaşamış illerde yüzde 80'in üzerinde seyretmesi bunun en net örneklerinden. Halbuki riskler hayatımızın her alanında ve her dakikasında var. Bunun en büyük örneklerinden birini de yakın zamanda şehrimizde yaşadık. Elazığ merkezli depremde büyük zarar gören Malatya'da deprem sigortası yaptıranların sayısı depremin ardından yüzde 12 oranında artış gösterdi. Elazığ'daki sigortalılık oranı yüzde 35'ten yüzde 50'ye ve Malatya'daki sigortalılık oranı yüzde 38'den yüzde 50'ye yükseldi” şeklinde konuştu.
“SİGORTA, SİGORTACININ İŞİ OLMALI”
Sigortacılık sektörünün özellikle Mayıs ayında getirilen yeni yönetmelik nedeniyle sorunlar yaşadığını dile getiren Başkan Sadıkoğlu; “Odamızın sektör temsilcisi üyeleri ile sektör sorunları üzerine istişarelerde bulunuyor ve bu sorunları başta TOBB gündemi olmak üzere ilgili makamlara taşıyoruz. Toplumdaki sigortalılık sorunlarının yanında sektörün de kendi içinde problemleri ve talepleri bulunuyor. Özellikle bu yıl 9 Mayıs'ta yayımlanan yönetmelik ile, asıl işi sigorta aracılığı olmayan şirketlere, mal ve hizmet satarken sigorta hizmeti verebilme imkân tanınması ilimiz ve ülke genelinde hizmet veren binlerce sigorta acentemizi zor durumda bıraktı. Acentelerimiz yeni yönetmelik sonucunda, sigortacılık yetkisi olmayan kişi ve kurumların kendi işi ile bağlantılı olduğu gerekçesiyle sigorta aracılığı yapmaya başlayacağını, komisyon olmasa da hizmet bedeli adı altında kazanç elde edeceklerini ayrıca yetkisiz birçok firmanın internet sitelerine konulacak linklerle sigorta aracılığı yapmaya başlayacağını ifade ediyorlar. Bizler bu konuda acentelerimizin tüm taleplerini ilgili makamlara aktardık. Acentesi olmayan ve TOBB'a kaydı bulunmayan kuruluşların sigorta satışı ve faaliyetlerinde bulunmasını doğru bulmadığımızı ve sigortanın, sigortacının işi olması gerektiğini belirttik. Sektörümüzün geleceği ve sistemin sağlıklı işleyebilmesi adına gerekli adımların atılacağını umut ediyorum” dedi.