Sultansuyu Tarım İşletmesi rekorlar kırıyor
Sultansuyu Tarım İşletmesi rekorlar kırıyor
Safkan Arap atçılığında, yüzde 33'le dünyada birinci olan Sultansuyu Tarım İşletmesi, 700 yıldır elinde bulundurduğu ırk karakterleri ve genetik zenginliğiyle gelecek kuşaklara iletilecek büyük bir hazine
Bilindiği üzere Elazığ'da 24 Ocak 2020 tarihinde meydana gelen deprem Sonrası 70-80 yıllık idari binası ve lojmanları bulunan Sultansuyu Tarım İşletmesi Müdürlüğü Malatya'da olası bir deprem tehdidine karşı binalarına deprem performans analizi yaptırmıştı. Yapılan bu deprem performans analizi sonucunda bütün binalarda çökme düzeyinde sonuçlar çıkmış ve bu yapıların yıkım kararı alınmış ve üzerine çok konuşulan bu yıkım kararının haklılığını, Sultansuyu Tarım İşletmesi Müdürlüğü, Mimarlar Odasının İncelemeleri, Sivas Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Müdürlüğü ve ODTÜ'den görevlendirilen uzmanın teyidi ile kararının doğru ve şeffaflığını kanıtlamıştı.
1940-1950'li yılların şartlarına göre yapılan kimisi at ağılından eve yada misafirhane'ye dönüştürülen, sonradan peyderpey yaşanılan yılların getirdiği yeniliklere göre kısmen revize edilen, sürekli sıvalarla çatlaklarının kapatıldığı konutlar, idari bina ve misafirhane nihayetinde ömrünü tamamlamıştı. Olası bir depremde ciddi can kayıplarına sebebiyet verecek düzeyde tehlike arz etmekle beraber yapılacak hiçbir yatırımın ya da yenileme çalışmalarının mantıklı bir yatırım olmayacağı aşikardı.
Hayvancılık sektörü ile uğraşan her işletme gibi bu büyük işletmenin de 24 saat esaslı çalışması gerekmekte acil bir hastalık müdahalesi için veteriner hekimler, Yangın tehlikesi için itfaiye ve traktör şoförleri, su ve elektrik kesintileri v.b. bir çok olası tehdide karşı her türlü teknik elemanın anında müdahalesi gerekmekteydi. Bütün bu sebeplerden ötürü Sultansuyu Tarım İşletmesi Müdürlüğü'nün bahsi geçen hizmet evlerine gerçekten ihtiyacı vardı.
Eski lojmanlar kullanılamazdı. Bu Yüzlerce canı göz göre göre ölüme sürüklemekti. Yeni lojman Yapılması şarttı. Fakat işletmenin ihtiyaç duyduğu bu lojmanların önünde çok ama çok büyük bir sorun set gibi duruyordu. Devlet tamda bu dönemden bir kaç ay önce hemen hemen bütün kamu lojmanları satma kararı almış ve yeni lojman yaptırmak söz konusu bile olamazdı. İşte tamda burada o dönem TİGEM Genel Müdürü ve Tarım Bakanı Yardımcısı Olan Ayşe Ayşin IŞIKGECE, Sayın Cumhurbaşkanımızın Makamına kadar çıkmış , kanaatimizce durumu detaylı bir şekilde ve hakkıyla anlatmıştı ki olmaz denilen, imkansız denilen hizmet evi lojmanlarının ödeneğini Genel Müdürü olduğu TİGEM Malatya adına bir kazanım olarak bizzat Cumhurbaşkanımızdan almıştı.
Bin bir türlü spekülasyona karşı TİGEM Hizmet evi ve idari binanın lojmanlarının ihalesini EKAP üzerinden E-ihale ile yapmış ve lojmanların temelleri atılmıştır. Buraya bir parantez açamadan geçemiyecem. EKAP ,Kamu İhale Kurumu'na ait (Elektronik Kamu Alımları Platformu) yani devletin İhale Platformu ki bu platformda TİGEM'in bırakın ihaleye fesat karıştırmayı, ihaleye kimin girip girmeyeceğinin kararını vermeyi, platformdaki ihale esaslarında en küçük değişiklik yapmaya bile hakkı yoktur. Ayrıca bahsettiğimiz "E-İhale" şeklinde yapılan ihalelerde TİGEM ya da başka hiçbir kurumdan kimsenin bu ihaleye girenlerin teklifini görme şansı yoktur. İstekliler elektronik ortamda belgelerini sunar, elektronik ortamda bu belgeler incelenir ve yine elektronik ortamda ihalenin kimde kaldığı belirlenip ilgili kuruma isteklilerin, ihalenin kimde kaldığının ve kimin hangi bedeli verdiğinin sonucu bilgi olarak sunulur. Bahsi geçen ihale birine verilmez tam aksine evraklarında eksiklik veya hata olmamakla beraber en uygun teklifi veren alır.
Ayrıca henüz birkaç gün önce İşletme Müdürü Mustafa KASAP ve beraberindeki heyetle birlikte Bursa'da yapılan ve tüm zamanların tay satış rekorunu kıran Sultansuyu Tarım İşletmesi Müdürlüğü; daha iyi taylar yetiştirmek adına 2020 yılında Avrupa standartlarında, dev yapılar belgesellerine konu olacak, son teknoloji ile donatılmış, modern 100 başlık localı sistem at tavlası da kısa zamanda tamamlanacak gibi gözüküyor.
Kimi nemden duvarları kapkara, kimi eski ahırdan dönme olduğu için bir kısmı yer altında, kimi kerpiç bina, kimi güçlendirme yapılmış diye balkonlarının altına bir boru koyulup desteklenmiş binalar. Alt yapıları tamamen çökmüş, internet hatları bulunmayan, elektrik tesisatları artık komple yenilenmesi gereken, su hatlarının asbest borulardan gittiği, kimilerinde tuvalet giderlerinin evin içine taştığı, kalorifer hattının kilometrelerce yol kat ettiği, yalıtımsız, yapılardı bunlar. Sobalı ev mimarisi taşıyan yapılarda bütün kapıların içine açıldığı kocaman holler, bir koltuk takımı sığmayan bir kaç metrekarelik odalar mevcuttu. Evet dışı güzel bakımlı boyalı tertemiz duruyor devlet adabı da bunu gerektirir zaten ama hepimizde çok iyi biliyoruz ki ne kadar tadilat görmüş olursa olsun bir depremde hepsi tanınmaz hale gelecek ve bir sürü cana mezar olacaktı. Tekrar söylemiş olalım ki, Betonu C6 sınıfı betonarme binalar bina özelliğini taşımayan açık mezarlardır.
Yeni yapılmakta olan binalar , günümüz mimari ve teknolojisine uygun, personelinin enerjisinin yapılardaki sorunlardan ziyade, işine adapte olabileceği mimarisiyle, yerleşimiyle yaşanabilecek yeni binalar olacak.
Malatya'mız da Haramız yeniden ışık saçıyor, yeniden parlıyor. Aklıma Büyük Birlik Partisi (BBP) MDK üyesi Ercan ALTUNKAYA'nın söylediği sözü getiriyor bütün bunlar "Sultansuyu Tarım İşletmesi Müdürlüğü bizimdir, Malatya'nındır , Malatya'lılarındır ve hep öyle kalacak." Keşke herkes, bu şekilde öngörülü olabilseydi de bu kurumu bu kadar yıpratmak yerine, acaba bizim ne gibi bir desteğimiz olabilir diye düşünseydi.
Kısacası, geçmişten gelen ışığı ile bugün daha güçlü parlayan Malatya'mızın yıldızı Sultansuyu Tarım İşletmesi Müdürlüğü her şeye rağmen rekorlar kırıyor, kârlar açıklıyor ve emin adımlarla yoluna devam ediyor.
HABER : FİLİZ YAVUZKURT