Ayasofya'da Atatürk'e Mevlid'e Valilikten Ret
Ayasofya'da Atatürk'e Mevlid'e Valilikten Ret
Bağımsız Türkiye Partisi'nin 10 Kasım'da Ayasofya Camii'nde Atatürk için Mevlit başvurusu İstanbul Valiliği tarafından reddedildi.
BTP lideri Hüseyin Baş, "Demek ki Ayasofya ibadete değil, siyasete açılmış" ifadesi ile karara tepki gösterdi.
Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili dikkat çekici çıkışlar yapan Bağımsız Türkiye Partisi, son olarak 10 Kasım'da Ayasofya Camii'nde Atatürk için Mevlit okutmak istedi.
BTP ilk başvuruyu İstanbul Müftülüğü'ne yaptı, ancak Müftülük, "Ayasofya bize değil, İstanbul Valiliği'ne bağlı" diyerek başvuru dilekçesini almadı.
Bunun üzerine 2 Kasım'da İstanbul Valiliği’ne dilekçe sunan BTP İstanbul İl Başkanlığı, Atatürk, silah arkadaşları ve tüm şehitlerimiz için 10 Kasım’da Ayasofya Camii’nde Mevlidi Şerif programı için izin başvurusu yaptı.
Beklenen cevap 10 Kasım'a 2 gün kala geldi.
İstanbul Valiliği BTP İstanbul İl Başkanlığı'nın Ayasofya'da Atatürk için okutmak istediği Mevlidi Şerif'e izin vermedi.
BTP liderinden dikkat çekici tepki
Valiliğin ret kararına BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş "Demek ki Ayasofya ibadete değil, siyasete açılmış" diyerek tepki gösterdi.
Hüseyin Baş sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "10 Kasım’da Ayasofya Camii’nde Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ruhuna mevlidi şerif okutma talebimiz reddedildi. Demek ki Ayasofya ibadete değil, siyasete açılmış." ifadelerini kullandı.
BTP Liderinin açıklamasına büyük destek…
BTP Liderinin bu açıklaması büyük yankı buldu.
Sosyal medyada binlerce kullanıcı bu açıklamayı paylaşıp, tepkilerini dile getiren yorumlarda bulundular.
"Atatürk olmasaydı ne Ayasofya, ne İstanbul, ne de Türkiye olacaktı"
BTP lideri Hüseyin Baş en son katıldığı partisinin Kilis il kongresinde yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullanmıştı:
"Yıkılmış bir devletten bir Cumhuriyet inşa eden Atatürk’ün, İstanbul’u fethiyle birlikte biz Ayasofya’ya kavuşmuş olduk. Eğer Atatürk olmasaydı ne Ayasofya olacaktı, ne İstanbul olacaktı ne de Türkiye olacaktı. Dolayısıyla Atatürk’ün işgalden kurtardığı İstanbul’daki en simge bir yapı olarak Ayasofya’yı ele alırsak… Ayasofya’da Atatürk’e hakaret, Atatürk’ü aşağılamak bir adet haline getirildi. Biz de Atatürk’ün, Türk milletinin evlatları olarak bundan çok büyük rahatsızlıklar duyduk, bunun önüne geçmemiz gerekiyordu. Çünkü bugün bırakın Ayasofya’yı, bu ülkede ibadet edilmesinin teminatını bize veren Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür.”