Memleket Partisi 1. Olağanüstü Kurultayı
Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce'nın konuşması
FETÖCÜ DİYE EL KOYDUKLARI ŞİRKETLERİ PAYLAŞTILAR
15 Temmuz daha yeni geçti. Meclisi bombaladı bu hainler. TBMM el koydu olaya. Bir komisyon kuruldu. Komisyon, bir rapor yazdı. İşin ilginci komisyonun yazdığı bu rapor, genel kurulda görüşülmedi. Yani kendisini bombalayanları, komisyon raporunu genel kurulda görüşemeyecek kadar aciz bir TBMM var. Gazi Meclis ilk kez bu duruma düştü. Bakın ne oldu? FETÖ’den dolayı TMSF’ye devredilen şirketler var ya. Bu şirketleri kendi aralarında paylaştılar. FETÖ’cü diye el koydukları şirketleri AKP’liler kendi arasında paylaştı. FETÖ’nün yerini başka cemaatler aldı. Akıllanmayacaklar bunlar. Aldatıldık diyorlar ya. Bir iki sene sonra tekrar pardon yine aldatıldık diyecekler. FETÖ gitti, başka cemaatler geldi.
MUHALEFET NE YAPTI?
Yargıyı FETÖ ile bunlar bozdu. 2010 Referandumu ilk orada başladı iş. 2010 Referandumu’nda yargıyı FETÖ’ye teslim ettiler. Bu muhalefet ne yaptı? HSYK vardı. Hakimler Savcılar Yüksek Kurumu. Bunun adı şimdi HSK oldu. Yükseği kaldırdı. Neden; ondan yüksek kimse olmaz. Tek yüksek o dur. Bunun 13 üyesi var. Biri bakan, biri bakan yardımcısı. 4 tanesini Cumhurbaşkanı doğrudan atıyor. 7’sini meclis seçiyor. 1 CHP’ye verdiler. 1 MHP’ye verdiler. 2 İYİ Parti’ye verdiler. 3 de AKP aldı. CHP’ye sesleniyorum. Sen 13 üyeden 1’ini alsan ne olur, almasan ne olur? Şimdi senin yargıdan şikâyet etmeye hakkın var mı? Bir üyeyi, Kılıçdaroğlu’nun hemşerisini HSK üyesi yapacağım diye. Hadi oradan be! Hadi. Kimi kandırıyorsunuz? 1 üye. Reddediyorum diyeceksin. Elinin tersiyle iteceksin. 1 üyeye tav olursan 1 elma şekerine gidersin. İlkeli olacaksın ilkeli. Sizin yargıdan şikâyet etmeye ne hakkınız var şimdi?
MEMLEKETİN YARGISINI SATAN MUHALEFETİN TA KENDİSİDİR
Bak sonra ne olmuş? Gezi Davası’nda muhalefet şerhi düşen hakimi, İstanbul’dan alıp, Tokat’a sürmüşler. Cemal Kaşıkçı’nın Suudi Arabistan’a dosyasının iadesine şerh düşen hakimi almışlar Kahramanmaraş’a sürmüşler. Ey muhalefet. Reza Zerrab’ın yurt dışı yasağını kaldıran başsavcı vekili olmuş. Muhalefet niye konuşamıyorsun? Bu muhalefetin yargıyla ilgili tek kelime etmeye hakkı yoktur. Bu muhalefet AKP’nin yargıda ortağıdır. Bir üyeye tav olan, bir elma şekerine kandırılan, genel başkanının hemşerisini HSK üyesi yapacağım diye bu memleketin yargısını satan muhalefetin ta kendisidir.
BU TRT DE BU HALK TV DE ÖCALAN KARDEŞİDİR
Gelelim medyaya. Medyanın yüzde 85’i iktidara ait, yüzde 15’de muhalefete ait. Aslında muhalefet de iktidar. Merkezi yönetim AKP’nin elinde. Belediyelerde muhalefetin elinde. Bir zamanlar kitaplarımı verdim bu HALK TV’ye satın geliri sizin olsun diye. Beş kuruş almadım. Demokrasi için yaptım bunu. Tek kelime beni göstermiyorlar. Mesela Osman Öcalan TRT’ye çıkıyor Muharrem İnce çıkamıyor. HALK TV’ye Sayın Öcalan diyenler çıkıyor Muharrem İnce çıkamıyor. Bu TRT de bu HALK TV de Öcalan kardeşidir.
BU DİYANETİ HİZAYA GETİRECEĞİZ
Türkiye’de netameli konulara hiç girmez muhalefet. Memleket Partisi’nin öyle bir derdi yok. Memleket Partisi başta genel başkanı olmak üzere, herkes ilkeli siyasetten yanadır. Örneğin diyanet! Yurtlarda, kurslarda çocuklara tecavüz oluyor mu? Taciz oluyor mu? Muhalefet tek kelime bunu gündeme getiriyor mu? Aman diyor rahatsız olurlar. Kim rahatsız olursa olsun bu diyaneti hizaya getireceğiz. O diyanet işleri başkanına 30 Ağustos’ta 29 Ekim’de cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e Fatiha okumasını öğreteceğim. Ona öğreteceğim bunu. Eğer 29 Ekimlerde 30 Ağustoslarda cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa kemal Atatürk’e hakaret eden ona bir Fatiha’yı çok gören bu Diyanet İşleri Başkanı’na hesap sormazsam adam değilim. Nefret kusuyor, tarihimizle alay ediyor, hakaret ediyor, insanları bölüyor. Yurtlardaki tacizleri, tecavüzleri konuşmuyor, yolsuzlukları rüşveti konuşmuyor; Atatürk’e hakaret ediyor. Kimsin sen?
SELANİKLİ İLE İDLİBLİYİ BİR TUTMAZ CAHİLLİĞİN DANİSKASIDIR
İlk kez cehaletin bilime, kibrin bilgiye karşı kendini güçlü hissettiğini görüyorum. Ama biz bilimin, bilginin gücüne inanıyoruz. Çıkıyor birisi Selanikliler, Sebataycı’dır diyor. Çıkıyor bir geri zekalı İdlibli de bir Selanikli de bir diyor. Bakın Selanik Türk toprağı olduğunda İstanbul Bizans toprağıydı. Yani önce Selanik Türk toprağıydı. İstanbul daha sonra oldu. Osmanlı bir Anadolu devleti değil, Osmanlı bir Balkan devleti. Önce oralar alındı. Selanikliler gezmeye gitmedi ki oraya. Osmanlı yeni topraklar elde ettiğinde Anadolu'daki insanları, Türkleri aldı. Oraya yerleştirdi. Sonra topraklar kaybedilince Anadolu'da Rumlar vardı, Selanik'te Türkler vardı Anadolu'daki Rumlar ile Selanik'teki Türkleri değiş tokuş yaptılar. Oradaki topraklar verildi, buradaki topraklar alındı. Ben de baba tarafından Selanik kökenliyim. Selanikli ile İdlibli'yi bir tutmak cahilliğin daniskasıdır. Benim dedelerim Selanik'e gezmeye gitmedi. Osmanlı gönderdi, topraklar kaybedilince geri geldi. Evladı Fatihanızız biz. Bizi sığınmacılarla bir tutan geri zekalılara verilecek cevabımız her zaman vardır. İstersen Kurtuluş Savaşı kahramanlarına bak. İstersen Kurtuluş Savaşı'nın komuta heyetinin doğum yerlerine bak. Senin derdin Selanikliler değil. Senin derdin evladı Fatihan değil, senin derdin Gazi Mustafa Kemal Atatürk. Bunu biliyoruz.
SIĞINMACILARI GÖNDERECEĞİZ
Ülkemizin bir sığınmacılar sorunu var. Ensar, muhacir dediler. Tarımı sanayiyi onlar ayakta tutuyor dediler. 15 Temmuz'u onlar engelledi dediler. Yağmur onlar sayesinde yağıyor dediler. Sonra otobüsleri doldurup Kapıkule'ye kadar gönderdiler. Demek ki Ensar değil simsar ticaretiymiş bu. Cümle alem duysun; Memleket Partisi'nin iktidarında sığınmacıları göndereceğiz. Net. Esad'la masaya oturacağız. Şam'a büyükelçi atayacağız. Sığınmacıları göndereceğiz.
BAS PARAYI AL VATANDAŞLIĞI
Memleketin hali içler acısı. 400 bin doları bastığında vatandaş oluyorsun. 8 tane çocuk karı koca 10 kişi. Bas 400 bin doları 40 bin dolara vatandaşlık. Dünyada böyle bir vatandaşlık alma şekli yok. Portekiz'de vatandaşlık veriyor ama diyor ki 1 milyon Euro. Lizbon'a yerleşemezsin şu kenar mahallelere gidersin. 5 yıl oy kullanamazsın. Oturma hakkı vermem. Sayıyor, sayıyor, sayıyor çok özel durumlarda ancak verebiliyor. Bizde nasıl? Kişi başı bas 40 bin doları bas 50 bin doları, sabahleyin Muharrem İnce ile aynı haklara sahipsin. Her şey olabilirsin.
Seçme seçilme hakkı da var. Buna son vereceğiz. Bunu yok edeceğiz.
MEMLEKET PARTİSİ OLARAK DESTEK VERECEĞİZ
Bakın söylüyorum Zafer Partisi Genel Başkanı, milletvekili olduğu için bir kanun teklifi verdi. Dedi ki 10 yıl bunlar oy kullanamasın. Bizim iki milletvekilimiz var. Memleket Partisi olarak söz veriyoruz kanun görüşülsün, biz Memleket Partisi olarak evet oyu vereceğiz. Destekliyoruz.
DOĞRUYU KİM SÖYLERSE YANINDAYIZ
Bizim bir önyargımız yok bizim bir kompleksimiz yok. Bizim bir korkumuz yok. Bizim abdestimizden şüphemiz yok. Doğruya doğru deriz, yanlışa yanlış deriz. Ümit Özdağ'ın bu çıkışını destekliyoruz. Ama cem evleri ile ilgili sözlerini desteklemiyoruz. Doğruyu kim söylerse yanındayız. Yanlışı söylediğinde desteklemiyoruz. Biz Memleket Partisi iktidarında 45 gün içerisinde cem evlerini ibadethane olarak tanıyacağız. Bir yerin ibadethane olup olmamasına devletler karar veremez. O inanç grubu karar verir. O inanç grubu diyorsa ki burası benim ibadethanemdir, başımızın üstünde yeri vardır. İster bir kişi olsun ister bin kişi olsun, ister bir milyon kişi olsun. İnançlar kişilerin sayılarıyla ölçülemez.
YAŞAM ŞEKLİNE MÜDAHALE ETMEK İSTİYORSUNUZ
Mesela korona ile ilgili bütün yasaklar kaldırıldı. Müzik yasağı sürüyor. Eleştiren de yok bunu. Ya siz müzikten ne istiyorsunuz? Demek ki yaşam şekline müdahale etmek istiyorsunuz. Mesela bir ürünün vergisi fiyatını geçemez. Sigara paketinde 20 tane var. 3'ü sigara 17'si vergi. Buna itirazım var. İçki, içki, alkollü içki. Aman içkiyi savunursam yanlış anlarlar. Kim yanlış anlıyorsa anlasın. 4'de 3'ü vergi. 4'de 1'i içki parası.
ONLAR BAĞIMLIDIR
Bu içkiyi vatandaş mı içiyor devlet mi içiyor? Bence devlet içiyor. Ya 4 liranın 3 lirası vergi ise devleti yönetenler içiyordur. Onlar bağımlıdır. "İçkiyi anlatırsam muhafazakârlar alınır." niye alınsın ya? Ben vergi sistemini anlatıyorum. Yurtlardaki tecavüzleri söylersem kızarlar. Kızan kızar. Nerede bir doğru var Muharrem İnce orada olacak, Memleket Partisi orada olacak.
KAFALARI KARIŞIK NE YAPACAKLARINI BİLMİYORLAR
20 yılda Türkiye'ye batıran bir AKP, bir Erdoğan var. Karşısında altılı masa var. Bu altılı masa memlekette çözüm üretebilir mi? Bir bakalım; seçim oldu, Erdoğan gitti, 6'lı masa geldi. Bir cumhurbaşkanı adayı var, 6'da genel başkan var seçimi kazandılar. Peki İstanbul Sözleşmesi ne olacak? CHP diyor ki biz imzalayacağız, Temel Karamollaoğlu diyor ki iyi ki çıktık.
Peki ne olacak? Ya onu konuşmayalım, peki. Ali Babacan dedi ki; "Ergenekon'u yeniden açacağız" Onu der demez Kemal Kılıçdaroğlu rahmetli Ali Tatar'ın eşinin ziyaretine gitti. Şimdi Ergenekon yeniden açılacak mı? Kılıçdaroğlu ziyaretleri devam mı edecek? Devam ediyorum "kamulaştıracağız" dedi birisi. Öbürü dedi ki o kadar kolay değil. Kamulaştıracaklar mı, kamulaştırmayacaklar mı? Mülteciler, birisi göndereceğiz diyor, diğeri o kadar kolay değil. Mesela bir başka konu, eğitim. Eğitimi ne yapacaksınız? Tarikatlara bırakacaklar mı, laik bilimsel eğitime devam mı edecekler? Kafaları karışık ne yapacaklarını bilmiyorlar. Bak ben söylüyorum. Türkiye'de kafası en net parti, Memleket Partisi'dir.
EĞİTİMİ CEMAATLERE VE TARİKATLARA ASLA BIRAKMAYACAĞIZ
Mesela Libya Tezkeresi'nde CHP hayır verdi. İyi Parti evet verdi. Seneye bir daha var Libya Tezkeresi. Biri “evet” biri “hayır” verirse hükümet o gün düşer. Bakın Memleket Partisi olarak söylüyorum. Eğitimi cemaatlere ve tarikatlara asla bırakmayacağız asla. Libya Tezkeresi'ne evet diyeceğiz. Çünkü Mavi Vatanı savunuyoruz. Doğru yapıldığında yanında olacağız. Azerbaycan Ermenistan ile savaştığında "ne işimiz var Azerbaycan'da" demeyeceğiz. Azerbaycan'a yapılan yardımı destekliyoruz. Muharrem İnce'nin cumhurbaşkanlığında daha fazla yardım yapacağız. Tavrımız net. Atatürk'ü asla tartıştırmayız. Terörün her türlüsünü şiddetle kınarız. Doğaya ve çevreye saygı esastır. Kadına şiddet ve çocuk istismarını yüksek sesle kınayacağız.
ÖRGÜTLER DİM DİK AYAKTA
Bize operasyon çekmek istediler. Çünkü bir yanda Cumhur İttifakı bir yanda Millet İttifakı. Biz üçüncü bir yoluz deyince " Ya tıpış tıpış oy verilecek bir aday bulursak bu Muharrem İnce çıkıntılık yapar. İyisi mi bunun partisini çökertelim. Birilerine sözler verelim. O sözleri verip bir operasyon çekelim." Ama Allah'a şükür örgütler dimdik ayakta, dimdik.
YAŞASIN MEMLEKET PARTİSİ
Gençler son sözlerim sizlere olsun. Biz geleceği konuşacağız. Tasarım diyeceğiz, marka diyeceğiz, nano-teknoloji diyeceğiz, uzay madenciliği diyeceğiz, robotları konuşacağız sizinle. Bizim ilham kaynağımız bu toprakların en büyük devrimcisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk'tür. Biz bilimi ondan öğreneceğiz. Biz isyanı Şeyh Bedrettin'den, kula kulluk etmemeyi Pir Sultan'dan, hoşgörüyü Mevlâna’dan, diri olmayı, iri olmayı, bir olmayı Hacı Bektaşi Veli'den, aşkı Yunus Emre'den öğrendik. Vatan demeyi Namık Kemal'den, hürriyet demeyi Tevfik Fikret’ten, sevdalanmayı Nazım Hikmet’ten, korkma demeyi Mehmet Akif'ten öğrendik. Biz bu toprakların yılmaz bekçileriyiz. Biz susmayanlarız, biz korkmayanlarız, biz itaat değil itiraz edenleriz. Biz Memleket Partisi’yiz. Yaşasın Mustafa Kemal Atatürk. Yaşasın demokrasi. Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti, yaşasın Memleket Partisi.