Tarımın kurtuluşu yerli tohum ve kooperatiflerde
Tarımın kurtuluşu yerli tohum ve kooperatiflerde
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Ankara'da katıldığı “Yeniden Köy Kent ve Yerel Yönetimler” panelinde, Türkiye’nin tarım alanındaki plansızlığını eleştirdi. Başkan Soyer, “Yerli tohuma sahip çıkacağız, üretilen ürünü dönüştüreceğiz, kooperatifler aracılığıyla satacağız. Ege'nin kooperatiflerinin ürettiklerini aracısız tüketiciye ulaştırmaya çalışacağız. Tarım kooperatiflerini yerelde oluşturmaya başlıyoruz” müjdesini verdi.
“Tarım planlaması yok”
Başkan Tunç Soyer konuşmasına ilkokul yıllarında öğretmenlerinin anlattıklarını aktararak başladı. Soyer, “Biz ekonomisi kendi kendine yeten yedi ülkeden biriyiz. Biz dünyanın tahıl ambarıyız derlerdi. Yerli malı haftalarında, ne kadar zenginmişiz derdik. Şimdi gelinen nokta akıl alır gibi değil. Ne oldu da biz bu noktaya geldik? Bu bereketli topraklar bereketini mi yitirdi? Aslında tek bir açıklaması var. Sadece vizyon değil planlama da yok. Kentlerde şehir planlaması yapıyoruz, tarım planlaması yok. Böyle bir kaygımız da yok. Şubat ayında 200 bin ton patates ithal ettik. Gümrük vergisini de sıfırlayarak ithal ettik. Yani biz kendi üreticimize haksız rekabet yaptırdık" diye konuştu.
Yerli tohumun yasaklanmasını eleştirdi
Yerli tohumun yasaklanmasını eleştiren Başkan Soyer, "Yerli tohum dolaşımdan çıktı. Biz bir gecede 16 bin köyü kapattık. Köy düğünü, köy kahvesi, çocuklarımıza anlatacağız masallar olacak. Bu topraklar bunların hiçbirini hak etmiyor. "Köylü milletin efendisidir" diyen Ata'nın torunları olarak çok daha iyisini yapabilirdik" dedi.
"Model oluşturuyoruz"
Plansız hareket edildiğini vurgulayan Başkan Soyer, model olarak konuşulmasını öngördüğümüz bazı başlıklar var" diyerek, başlıkları şöyle sıraladı: “Birincisi, yerli tohuma sahip çıkma hikayesi. Biz, 'yerli tohum satışını yapamıyoruz, takasını yaparız’ dedik. Bir avuç tohumu, 380 dönüme çıkardık. Önce yerli tohumlarımıza sahip çıkacağız. Kentliyi sağlıklı gıda ile buluşturacağız. İkincisi, mutlaka ürünü işlemek ve dönüştürmek. Domates ise salçası, zeytin ise zeytinyağı. Zeytinin en kadim topraklarına sahibiz. Bu zeytinyağının farkındalığını büyütmemiz lazım. 100 yaşın üstündeki ağaçları sayalım ve bunların zeytinlerini ayrı ayrı toplayalım' dedik. Ürettiklerimizin üzerine 'Fatih Sultan Mehmet İstanbul'u fethettiğinde bu ağaçlar zeytin veriyordu' yazıları yazdık. Farkındalık yarattık. Ü&cced il;üncüsü, kooperatif. Çiftçiyi örgütlemek gerekiyor. Dördüncüsü de üretici pazarları. Üretici pazarları kurduk. Bu üretim mutfağında, toprağında veya atölyesinde olabilir. Yeter ki kendi üretsin dedik.”
Tarımsal Gelişme Eğitim ve Sosyal Dayanışma Vakfı (TARGEV) tarafından Bülent Ecevit anısına düzenlenen "Yeniden Köy Kent ve Yerel Yönetimler" paneli, gazeteci yazar Oktay Ekşi moderatörlüğünde, Ankara Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde yapıldı. Panele, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Ankara Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Baki Kerimoğlu, Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Gülçubuk ve Prof. Dr. Aziz Ekşi katıldı. Panel sonunda Ankara Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Baki Kerimoğlu Başkan Soyer’e bir plaket takdim etti.