Türk sinemasının Kemal Sunal'a vefa borcu var

Türk sinemasının Kemal Sunal'a vefa borcu var

Kemal Sunal’ın Türk sinemasına komedi alanında tek başına damga vurduğunu kaydeden Hakan Berktaş, “Türk sinemasının Kemal Sunal’a vefa borcu var. Bu borcu Malatya’mızın medarı iftiharı olan Sunal’a nitelikli Uluslararası Komedi Film Festivali düzenleyip ödemek için çalışmamız gerekiyor. Bu noktada Kültür Bakanlığımız nezdinde girişimler yapacağız, tüm Malatyalalı hemşehrilerimizi, şehrimizde katma değer üreten iş insanlarımızı bu kültürel girişimimize desteğe bekliyoruz” dedi.

Malatya Kalkınma Derneği,  çok geniş perspektifli olarak Türk sinemasının gülen yüzü Kemal Sunal Uluslararası Komedi Film Festivali’nin Malatya’da düzenlenmesi noktasında harekete geçti. MAKADER Genel Başkanı Hakan Berktaş, Malatya’yı marka yapacak ekonomik, kültür-sanat ve sosyal nitelikli bir çok projeye imza atmak için yola çıktıklarını kaydederek, “Kültür-sanat alanındaki en büyük projemiz Kemal Sunal Uluslararası Film Festivali’ni organize edebilmektir. Bu bağlamda önümüzdeki günlerde çok boyutlu ele alacağımız festivalimizin detaylarını Kültür ve Turizm Bakanlığı’na sunup yol haritamızı çıkarmak istiyoruz. Türk sinemasının gülen yüzü, kuşaklar arası geçiş yapabilmiş, 7’den 70’e herkesin filmlerini defalarca izleyip keyif aldığı şehrimizin medarı iftiharı Kemal Sunal’a Türk sinemasının bir vefa borcu olduğunu düşünüyorum. Bunu da ödemek için biz böyle bir fikirle yola çıkmış bulunuyoruz” diye konuştu.Sanatsız kalan milletin hayat damarları kopmuştur
Son yıllarda pandemi dolayısıyla film üretiminde ve sinema salonlarıyla izleyicilerin buluşma konusunda sıkıntılar çıkmış olsa da herkesin taşın altına elini koyması gerektiğini düşündüğünü kaydeden Berktaş, “Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün ifade ettiği gibi “Bir millet sanattan ve sanatkârdan mahrumsa tam bir hayata malik olamaz. Böyle bir millet bir ayağı topal, bir kolu çolak, sakat ve alil bir kimse gibidir. Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş olur. Bir millet ki resim yapmaz, bir millet ki heykel yapmaz, bir millet ki fennin gerektirdiği şeyleri yapmaz; itiraf etmeli ki o milletin ilerleme yolunda yeri yoktur. Bir milletin sanat yeteneği güzel sanatlara verdiği değerle ölçülür”. Sanat ve sanatçılar toplumun aynasıdır. Bu ayna ne kadar temiz olursa, toplum da o kadar temiz olur. Sanata verilecek değer, ülkemiz insanının aydınlık yarınlara yürüyüşünün de garantisi olacaktır. Biz MAKADER olarak bu festivalin Malatya’mıza çok büyük katma değer oluşturacağına inanıyoruz. Şehrimizde üretim yapan, ihracat yapan, katma değer sağlayan tüm iş dünyamızın da bu festivalimiz için atacağımız adımlarda yanımızda olacağına inancımız tamdır” ifadelerini kullandı.Kemal Sunal tek başına komedi sinemamıza damga vurdu
Dünya komedi sinemasında Fransız komedisinin, Amerikan bağımsız komedi sinemasının ve Avrupa ülkelerinin komedilerinin çok nitelikli filmler ortaya koyduğunu, ama Kemal Sunal’ın Türk sinemasına tek başına damga vurduğuna dikkat çeken Berktaş, “Siyah-beyaz-sessiz film dünyasının efsanesi Charlie Chaplin, komedinin efsane ikilisi ise Laurel ve Hardy’dir. Türk sinemasında ise melodramlardaki oyunculuğu kadar, "Turist Ömer" tiplemesiyle Sadri Alışık, geniş bir hayran kitlesi oluşturmuştur ve siyah-beyaz dönemde oynadığı tiplemelerle hüzünlü mizahın en güzel örneklerini ortaya koymuştur. Yanı sıra Zeki Alasya ve Metin Akpınar da komedi filmlerindeki ikilimiz olarak dikkat çekmiştir. Geçmiş dönemde komedi filmlerinde birlikte oynadıkları rollerle Adile Naşit ve Münir Özkul’u, kadın komedyenimiz Ayşen Gruda’yı, Perran Kutman’ı ve kendine has tarzı ve üslubuyla Yeşilçam’ın komik karakteri Öztürk Serengil’i, Cilalı İbo karakterine hayat veren Feridun Karakaya’yı, Keloğlan karakterindeki Rüştü Asyalı’yı ve usta sanatçı Müjdat Gezen’i unutmamalıyız. Dümbüllü kavuğunu uzun yıllar taşıyan Ferhan Şensoy tiyatro ve sinemamızda çok ayrı bir yerdedir. Şensoy’un kavuğunu devrettiği usta tiyatro ve sinema oyuncusu Rasim Öztekin de sinema ve tiyatromuzun güldüren yüzüdür. Karı koca sanatçılar arasında Levent Kırca- Oya Başar, Gazanfer Özcan-Gönül Ülkü Özcan çok önemli bir yerdedir. Son dönemde hem senarist, hem oyuncu olarak komedi filmlerindeki performansıyla Cem Yılmaz’a, Yılmaz Erdoğan’a ve Ata Demirer-Demet Akbağ ikilisine çok özel bir parantez açmalıyız. Dizi ve sinema performanslarıyla Ahmet Kural, Murat Cemcir, Şafak Sezer, Dümbüllü kavuğunun son sahibi Şevket Çoruh, Olgun Şimşek, Engin Günaydın ve Tolga Çevik ise oyunculuklarıyla dikkat çekmiştir. Türk sinemasında üzerine her rol yakışan Şener Şen ise hem komedi hem dram filmlerindeki performansıyla Yeşilçam’a damgasını vuran dünya çapındaki oyuncumuzdur. Son dönemin kadın komedi sanatçıları arasında da Ezgi Mola, Binnur Kaya, Demet Evgar, Şebnem Bozoklu, Hasibe Eren, Gupse Özay ve Melek Baykal’ı da saymamız gerekir” değerlendirmesini yaptı.

Pusulamalatya

Bakmadan Geçme