Bilal Karadağ

Ekarte Edilmeli

Bilal Karadağ

Washington Post gazetesi yazarlarından Suudi asıllı Cemal Kaşıkçı cinayetinin İstanbul’da
yaşanmış olması, doğal olarak Türkiye’yi ilgilendiriyor.
Fakat Suudi Arabistan Konsolosluğu’nda meydana gelmiş olması münasebetiyle, bu denli
üzerine düşmemizi gerektirmiyor.
Çünkü konsolosluk alanı, Suudi Arabistan’a aittir. Bir nevi cinayet, Suudi’de işlenmiş sayılır.
“Madem öyle, Cumhurbaşkanı Erdoğan, olayın üzerine neden bu kadar gidiyor” dediğinizi de
duyar gibiyim.
Açıklık getireyim:
Son yıllarda Amerika’nın derin odakları, Ortadoğu coğrafyasında yeni devletçikler
oluşturmanın ve dolayısıyla coğrafyanın tamamını değiştirmenin peşindedir.
Emellerine kavuşabilmek amacıyla bölgede bazı aktörleri kendilerine müttefik edindikleri de
ayan beyan ortada.
Söz konusu müttefiklerden birisi de Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin
Selman’dır.
Prens Selman ve diğerleri, rol gereği kah İsrail’e payanda oluyor, kah Suriye’nin kuzeyindeki
illegal örgütlere destek çıkıyor, Katar’a parmak sallıyor, Lübnan Başbakanı Hariri’yi rehin alıyor,
Türkiye’ye karşı türlü hinliğin odağında yer alıyor, İran’ı tehdit ediyor, Yemen’e saldırıyor vesaire…
Anlayacağınız, ABD adına coğrafyanın parçalanması için her yolu deniyor. Emperyalist
güçlerce daha kolay yutulsun diye, bölge ülkelerini küçücük parçalara dönüştürmenin yoğun çabasını
gösteriyor.
Malum senaryoların tamamı da dolaylı ve dolaysız ülkemizi ilgilendiriyor. Hâsılı kelam, gerek
coğrafyanın ve gerekse Türkiye’nin geleceğine yönelik tehlikeli gelişmeler yaşanıyor ve yaşatılıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ise, başta ülkemiz olmak üzere, coğrafyamızın muhtemel
olumsuzluklarla daha çok karşılaşmaması nedeniyle, ABD adına hareket eden malum kişiyi durdurmak
amacıyla, Kaşıkçı cinayeti üzerinden yıpratıyor olmanın yollarını haklı olarak deniyor.
Elbette Kaşıkçı cinayeti aydınlatılmalı, failler bulunmalı, gereken cezaya çarpıtılmalı. Lakin
Türkiye olarak, bizim Kaşıkçı üzerinden Selman’a yüklenmemiz elzemdir...
Ülkemizin ve bölgemizin geleceği adına ne yapıp edip O’nu etkisizleştirmeli, daha da ötesi,
ekarte etmenin çabasında olmalıyız.
Bunu yapmak, hem insanlığımızın; hem inancımızın, hem de ülkemizin aydınlık yarınlarını
muhtemel tehlikelerden kurtarmanın gereğidir.
Selam, sevgi ve gönül dolusu muhabbetlerimle…

Bilal KARADAĞ
[email protected]

Yazarın Diğer Yazıları