Said Yalçın

Ne Kiliseymiş Be..!

Said Yalçın

Ne Kiliseymiş be. Malatya’da Taşhoron Kilisesi, önce restore edildi, sonra açıldı. Kilise restore edilirken dut yemiş bülbülleri oynayanlar, açılınca bülbül kesildiler.  Malatya’da kilise açılınca sanki herkes din değiştirdi. Tepkiler tepkiler, mesafeler, mesafeler. Benim onlara bir sorum olacak. Sizin insanların inancına mı saygınız yok, yoksa imanınızda mı şüpheniz var?
      Son günlerde Taşhoron Kilisesi’nin açılması ile birlikte bir takım tartışmaları beraberinde getirdi. Kiliseyi hem açıp, hem de tepki çekmemek için aranan kılıflar, Kilise’nin açılışına katılmamak için aranan kılıflar, açılışa katılınca dinden çıkmış gibi günah işlediğini hisseden imanı zayıfların bahaneleri akıl sınırlarını bir hayli zorladı. Allah aşkına bir kendiniz olun ya. İnançlara saygılı olun ya. Osmanlı torunlarıyız ya. Herkesin inançlarına saygı duyan bir medeniyetten geliyoruz diye övünüyoruz ya. Gayri Müslimler, Osmanlı zamanında rahatça ibadetlerini yapabiliyordu diye övünüyorduk ya. Dedelerinizle, atalarınızla övünürken, size ne oluyor torunlar. Sizin bu yaptıklarınız dedelerinize, atalarınıza sövmekten başka ne olabilir ki. Sevgili Peygamberimizin gayri Müslimlere yaklaşımını hiç araştırdınız mı? Siz Peygamberimizden daha mı Müslümansınız ki gayri Müslimlerin ibadet mekanlarına bu denli düşmanca tavırlar sergiliyorsunuz. Ey bazı siyasiler, din tüccarları, artık sizin pazarda din adına sattıklarınız para etmiyor. Gayri Müslimler size oy verseydi, ya sen gayri Müslimsiniz bize oy vermeniz haram ya da günahtır diyebilecek miydiniz? Bırakın, herkes dinini yaşasın. Yüce Allah Kâfirûn Suresi 6. Ayetinde “Sizin dininiz size, benim dinim banadır” diyerek, inanmayanlara seslenmiştir. Bırakın hesap günü herkes kendi hesabını versin. Devlet olarak, bu ülkede yaşayan herkese hizmet etmek devletin görevidir. Ancak bir şartla; nedir bu şart? Bu ülkenin birlik ve beraberliğine, ülkenin bölünmez bütünlüğüne ve birlikte yaşama kültürüne katkıda bulunmak koşulu ile herkes bu ülkenin birinci sınıf vatandaşıdır. Diyelim ki; misyonerlik faaliyetleri adı altında bölücülük tohumları açılan Bu Taşhoron kilisesinde atılmaya başladı. Ya Türkiye Cumhuriyeti bir devlettir. Bu devlet kimlerin ne yaptığını çok iyi bilen bir devlettir. Güvensizliğiniz devlete mi, yoksa kendi imanınıza mı? Kilise açılınca herkes din mi değiştirdi? Devletine ve imanına güveni olan endişe etmesin. Taşhoron Kilisesi metruk haldeyken, madde bağımlılarının mekanı halindeyken neredeydiniz? Burada da gençler madde bağımlısı olurken neredeydiniz? Madde bağımlılığı pazarınızda para edecek bir ürün değildi diye sus pustunuz. 
        Malatya’da bir türlü halkın gözünde düşüremediğiniz Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan’ı belki kendi pazarınızda din tüccarlığı yaparak, halkın gözünde düşürme hesapları yine tutmadı. Neden tutmadı biliyor musunuz? Birlikte yol yürüdüklerinizin kimler olduğunu bu halk bildiği için. Müslüman maddeye değer vermez deyip, en lüks arabalara bindiğiniz için, Müslüman maddeye değer vermez deyip paraya taptığınız için, Müslüman maddeye değer vermez deyip, 5 liralık kamu ihalelerini milyon liraya alırken tüyü bitmemiş yetimin hakkını gözetmediğiniz için bu halk sözlerinize itibar etmez. Başkan Gürkan’ı eleştirenlere bir sorum daha var? Başkan Gürkan, Malatya Büyükşehir Belediyesi’nin 5 liralık ihalesini sizlere milyon liraya verse, ‘Başkanım bu 5 liralık ihale, milyon lira fazla olur” der miydiniz? Gürkan’ı nereyse kilise Papazı ilan edenler, önce kimlerle yol yürüdüğünüzü halka söyleyin, sonra Başkan Gürkan’dan bu güne kadar bir talebiniz oldu mu? Olduysa bu talebiniz karşılandı mı? 
          Aslında söylenecek çok söz var.  Ben naçizane Kilise üzerinde algı yapmaya çalışanlara, kendilerine yeni pazarlar bulmaya, devletine ve imanlarına güvenmeyi denemelerini tavsiye ediyorum. Önce kendinize güvenin ki sonra bu millete, bu gençlere güvenmeyi bilesiniz.  
 

Yazarın Diğer Yazıları